Vatansız kalmamış insan söylemi. Hdp veya terör örgütü uzantısı başka bir parti otuz sene sonra tek başına iktidar olduğunda değerini anlayacaktır vatanın. Vatanının kutsallığını retteden, vatanını kutsal göreni ise faşist olarak nitelendiren jakoben söylemi. Çanakkale'de ki asımın nesli böyle düşünse şuan da ne halde olabilirdik idrak edemeyen yegane zeka. Sonuçta bizi öldürmek istemiyorlardı, işgal etmek istiyorlardı neden Çanakkale de karşı koyduk değil mi? işgal etseler ne olacaktı ki sanki. Anan ha babanla yatmış, ya ingiliz ile. ingiliz ile yattığında da muhtemelen seninle aynı şey peydah olacaktı.
"dünya üzerindeki hiç bir toprak parçası, tek bir insanın canından kıymetli değildir. topraklara "vatan" adını veren de insandır. oysa insanın yaşayabilmek için sınırlara ihtiyacı yoktur.
insanların arasında sınır ve sınıf farkı olduğu sürece, haritadaki çizgiler yüzünden daha nice canlar verilecektir."
Bu dünyadan nice insan geçmiştir, ve hepsi sonunda toprağa girmiştir. Demek ki insan geçici, ama toprak kalıcıdır. Geçici olan şeylere hangi akıllı insan, kalıcı şeylerden daha fazla değer verir?
Vatan sadece bir toprak parçası değildir. Vatan denilen yer, o insanın ait olduğu milletin tarihinin, kültürünün, benliğinin, varoluşunun yeşerdiği topraktır. Biz Amerika'ya vatan diyor muyuz? Demiyoruz. Nitekim bizim orası hiç bir bağımız yok.
insanın yaşayabilmek için sınıra ihtiyacı yoktur, öyle mi? Toprak olmadan sen ne yiyebilirsin, ne de içebilirsin. Toprak olmadan yerin yurdun olmaz.
insanlar arasında sınır ve sınıf farkını geçtim, ırksal, dilsel, kültürel farklar var. Bunları inkar edebilecek misin? Bunları insanlardan alabilecek misin?
Hangisi daha güzel bir dünya? Sizin o sınırsız, sınıfsız, herkesin aynı olduğu, aynı mentalite, aynı dil, ırk, kültüre sahip olduğu dünya mı?
Yoksa bizim iyisi ile kötüsü ile, acısı ile tatlısı ile, insanların arasında fark olduğu, farklı milletlerin, toplumların, dil ve kültürlerin olduğu dünya mı?
"yaşadığımız toprakları düşünün, bizlerden önce de onlarca değişik halkın vatanıydı buralar. bunu görerek hâlâ çizgiler üzerinden ilelebetlik kasmak sadece aptallıktır. "
ilelebetlik bir idealdir. Bu ideale layık olmayanlar yok olur, layık olanlar baki kalır. Bizim derdimiz bu çizgilerin arasında sıkışıp kalmak değil. Biz elbette yine genişlemeyi ve büyümeyi istiyoruz. Hakkımızın olduğunu düşündüğümüz eski topraklarımızı da tekrardan bu çizgilere katmayı düşünüyoruz.
Ama siz bizim küçülmemizi öngörüyorsunuz.
"insanlar diğer insanları vatanıyla, milletiyle değil, sadece insan olarak görebildiği zaman, ne vatana ne de sınıra ihtiyaç kalacaktır."
Biz insandan ziyade, insana karakter kazandıran özellikleri önemsiyoruz. Yoksa herkes insan. tecavüzcüsü de insan, katili de insan, uyuşturucu taciri de insan, komünisti, orospusu da insan.
Ama bu onları hiç bir zaman aynı kefeye koymuyor.
Vatan ve sınırlar her daim olacaktır. Ama tek bir dünya devleti istiyorum diyorsan o da senin bileceğin iş.
"ayrıca not; tv'de on şehit cenazesinden belki biri, belki ikisi çıkıyor, sadece vatan sağolsun diyebilen, dilleri kitlenen zavallı garibanlar. artık bu topraklarda yaşayan halklar da bıktı kandan, savaştan.
barış lazım."
Bizi sinek gibi avlıyorlar diyorsun yani.
Yine moral bozmaya yönelik söylemler. SAvaş zamanı olsaydı gerçekten, seni idam ederlerdi.
Devletsiz, milliyetsiz bir dünya hayali kuruyormuş. Bunu söyledikten sonra seni kim neden ciddiye alsın onu anlayabilmiş değilim.
Böyle saçma sapan bir dünya olmaz. Öyle bir hayal kuruyorsan şunun bunun özerkliğinin davasına düşmek sana kalmadı. Bırak o işi kürtler düşünsün.
sadece bölücü kanalları seyrettiği açık olan birilerinin "tv'de on şehit cenazesinden belki biri, belki ikisi çıkıyor, sadece vatan sağolsun diyebilen" yalanını sıkmasına vesile olan hezeyandır.
diyelim ki dedikleri doğru olsun... madem ki halk çözülmüş, ne duruyorsunuz? helva yapsanıza!..
Dünya üzerindeki hiç bir toprak parçası, tek bir insanın canından kıymetli değildir. Topraklara "vatan" adını veren de insandır. Oysa insanın yaşayabilmek için sınırlara ihtiyacı yoktur.
insanların arasında sınır ve sınıf farkı olduğu sürece, haritadaki çizgiler yüzünden daha nice canlar verilecektir.
Yaşadığımız toprakları düşünün, bizlerden önce de onlarca değişik halkın vatanıydı buralar. Bunu görerek hâlâ çizgiler üzerinden ilelebetlik kasmak sadece aptallıktır.
insanlar diğer insanları vatanıyla, milletiyle değil, sadece insan olarak görebildiği zaman, ne vatana ne de sınıra ihtiyaç kalacaktır.
Ayrıca not; tv'de on şehit cenazesinden belki biri, belki ikisi çıkıyor, sadece vatan sağolsun diyebilen, dilleri kitlenen zavallı garibanlar. Artık bu topraklarda yaşayan halklar da bıktı kandan, savaştan.
Barış lazım.
bir kere hiç birşey bu vatandan yada bayraktan değerli değildir. ha şöylede bir gerçek var vatan sadece zenginin çocuğuna sağ oluyor, fakirin fukaranın çocuğuna oluyor olan amma ne olursa olsun hiç bir şey vatandan bayraktan daha kıymetli değildir. vatan zenginin, vekilin oğlununda bu mücadeleye girip halkın çocuğuyla eşit olduğu zaman sağ olacak. bu ülke sınırlarını değiştirmeyi düşünenler hayaller aleminden çıksın bu sınırlar kanla çizildi. illa bir dövlet kuracaksanız s..ktirin gidin nerde kurarsanız kurun ama bu sınırlar içinde aklınızdan bile geçirmeyin aklınızı s...krim.
sahibi olan bölücünün "herhangi bir etnik dayatma olmadan" derken neyi kastettiği merak konusu olan hezeyandır.
etnik dayatma nasıl olmayacak? mesela "kürdistan"(!) da yaşayan çerkez asıllı vatandaşlarımız için çerkezce eğitim veren okullar mı açılacak? zazaca için ne düşünülüyor? keza dili anadili kürtçe olan ama çocuklarının türkçe eğitim almasını isteyen vatandaşlarımız için nasıl bir güzellik yapılacak? mezralara çifter çifter okullar mı açılacak? veya mezrada çoğunluk hangi dilden eğitim isterse o dilden mi eğitim verilecek en demokratiğinden? yoksa arıza çıkaranlar, seçimlerde olduğu gibi, "demokratik ikna metotları"(!) ile mi yola getirilecek? bu durumda söz konusu mezrada azınlıkta kalanların demokratik hakları ne olacak? keza madem çoğunluğun istediğini dayatmak demokrasi oluyorsa, şimdiki demokrasimizin neyi eksik? çoğunluk türkçe eğitim istiyor bu sebeple türkçe eğitim veriliyor!.. çoğunluk dayatmasını mezraya indirince demokrasi oluyor da, yurt sathına yayınca neden olmuyor?
bak sadece "eğitim" meselesi üzerinde kaç tane soru sordum... sayısını daha da arttırabilirim. diğer meselelere girersek ise hiç çıkamayız.
işte böyle... bu meseleler derin meselelerdir.. öyle cihangir barlarında "up" olan kavramları yan yana sıralayıp aydından geçinmeye benzemez ciddi tartışmasına girmek... açıkçası söz konusu bölücünün bu sorulara somut yanıtlar verebileceğini hiç sanmıyorum. kendisine önerim, malum fikirleri aklına sokan bölücübaşlarına danışmasıdır. belki yardımcı olurlar!..
not: john lennon'ın "imagine" şarkısının hastasıyım. bölücünün dikkat çekmeye çalıştığı enternasyonalist ideallerin gerçek olmasını canı yürekten isterim ama o ideallerin emperyalistlerin halkları böle böle birbirlerine düşürdüğü böyle bir dünyada, emperyalist uşağı kan içicilerin mezesi yapılmasını kabul edemem.
vatanı, insan değeriyle şekillendiren bir devlet olmadıkça doğru olacaktır, devlet de politika ile ezildikçe bu gerçekleşmez, politika da sermayenin dışındaki şeyleri önemsemedikçe bu bir hayal olarak kalır. böyle bir vatan, insandan daha değerlidir, karşılıklı değer gösteren bir vatan olsaydı can feda olsundu. deliyane.
Kürt olmadığını kendin beyan ettiğin halde bu kürtler adına konuşma hakkını nereden alıyorsun onu anlayabilmiş değilim.
Nitekim biz zaten kimin ne istediğini biliyoruz. Türk milliyetçilerinin de kimsenin kimliğini kabul etme gibi bir zorunluluğu da yoktur. Bizi kendi kimliğimiz alakadar eder, diğerleri de kendi kimliğini, ülkenin genel çıkarlarına ters gitmediği sürece yaşayabilirler. Ama bu ülkede, hiç bir etnik azınlığın milli davası, Türklerin ya da Türkiye devletininin üzerine yüklenemez.
Kürtlere de şunun bunun maşası dediğimiz yok, ama birilerinden aldıkları destekle iş yaptıkları belli.
Kobane'de de bunu gördük.
sahibi olan bölücünün "milliyetçi bir ulus devlet" ile "kürt kimliği temeli üzerine şekillendirilmiş demokratik özerk devletin" arasındaki farkı açıklaması beklenen hezeyandır.
bölücüyle fikir teatisi yapmak zor... kendilerine şık gelen kavramları içini doldurmadan sayıp dökmeye bayılıyorlar... yine de adım adım devam ediyoruz... cevap vermeye devam ederlerse çelişkilerini görebilirler belki...
Bir Türk olarak savunuyorum ki kendi vatanımda yaşamayacaksam hiç yaşamayayım daha iyi. Başkasının himayesi altında yaşadıktan sonra insanlar sağ olsa ne olur? şahsen bana asıl ölüm o zaman vurmuş demektir.
Lâkin şöyle de bir gerçek vardır ki-zamanında Adolf Hitler amca da söylemiştir- dünyada son bir Türk kalsa bile o Türk yeniden, sil baştan bir Türk devleti kuracaktır. Bu görüşe de inancım sonsuzdur her ne kadar birbirlerine zıt olsalar da.
ciddiyetten ve samimiyetten yoksun beyanat. Vatan sağ olmasın, kürtler sağ olsun diye değiştirilse en azından verilmeye çalışılan mesajın özüne daha yakın olurdu. Sonuçta ben burada başlığı açan arkadaş tarafından Türklerin ve Türkiye devletinin lehine söylenen tek bir laf duymadım. Aksine, devamlı olarak bu çatışmada bir taraf olan Türk milletini türlü yönlerden demoralize etme çabaları var. Biz bu çabaları biliyoruz. Solcuların çalışma biçmini artık ezberledik. samimiyetsiz lakırdılarını inceledik, ve genel anlamda dünya çapında aynı mentaliteye tekabül ettiğini gördük.
Burada da aynı şekilde, başlığın sahibi kürtlerin özerklik/bağımsızlık hakkını savunurken, Türklerin hakimiyet hakkını(ki bu hak, 1000 yıllık bir coğrafi üstünlük ve bol miktarda kan ile alınmıştır) inkar etmektedir.
Bu millete bu lokmayı yutturamazsınız birader. işin içine de biz söyleyene kadar umurunuzda bile olmayan Doğu Türklerini katmayın, terbiyemi bozmak istemiyorum.
sahibinin, çelişkilerine dair onca dikkat çekme denemesini anlamazlıktan gelerek, inandığını söylediği şeyleri hep tek taraflı olarak türklere dayatmaya kalkmasına vesile olan hezeyandır.
"milliyet" kavramını reddediyormuş!.. iyi ya, o zaman bölücülerin dertleri nedir? davaları mikro milliyetçilik gütme davası değilse neyin davasıdır? neden aynısını kendilerine de söylemiyorsun?
bir soru daha: kürtlere neden bağımsızlık değil de özerklik lazım oluyormuş? keza özerk veya bağımsız olacaklarsa hangi illerimizi istemeleri sana makul geliyor?
beyler bilmiyorum belki fark etmişsinizdir ama benim en çok dikkatimi çeken şey cihangir solcularının bunu hep türklere söylemesi. yani şunu demek istiyorum, bu adamlar çıkıp pkk'ya böyle bir şeyler demezler. niye dağa çıkıyorsunuz. gerek yok inin falan hiç ağızlarından çıkmaz. varsa yoksa vatan sağ olmasın, asker niye öyle niye böyle tarzı insanları mücadeleden vazgeçirme üzerine yazılar yazarlar. nedeni şudur; bu adamlar hümanist görünen pkklılardır. bunların dağdakilerden farkı türk milletinin azmini kırmak için tatlı dille konuşup halkın terörle mücadeleye desteğini azaltıp hükümetleri pkk karşısında zor durumda bırakmaktır. bana göre dağdakilerden daha tehlikelilerdir. fakat türk milleti bu topluluğa uymaz ve onların peşinden gitmez.
bir bölücünün "vatan millet sakarya diyenlerin yarısı savaş olsa kaçar" hezeyanını yumurtlamasına vesile olan hezeyandır...
iyi ya.. durum dediğin gibiyse, bükün ordumuzun kolunu, ilan edin bağımsızlığınızı!.. daha kıçı kırık ırak'tan bile bağımsızlık kazanamamış olanların hezeyanlarına bir bakın!... üstelik merak etmeyin, kaçmayacak olduğunu itiraf ettiğiniz diğer yarımız bile hakkınızdan gelmeye yeter...
sonra? vatanı dünyaymış!.. iyi, güzel... o zaman dünyadan beğendiğin yeri seç, defol git... fakat dikkat et, avrupa'yı seçecek olursun kapıdan çevirebilirler!.. belki papua yeni gine filan kabul edebilir seni...
biz buradayız, vatanımız burası, hiçbir yere gitmiyoruz.