Biricik insan kavramını temellendiren ve eğitim psikolojisiyle harmanlanabilecek olan kuramlara ve 19./ 20.yy felsefi akımlarına dayanan terapi biçemidir.
Varoluşçuluğu oluşturan düşünce akımları 19. yy. ortalarında başlamıştır. Gizemci düşünür Kierkegaard'ın (1813-1885) gizemsel düşüncelerinden yararlanan Heidegger (1889-1976), insanın kendi varlığının kendisi tarafından yaratıldığını ileri sürerek bu öğretiyi ortaya atmıştır. http://www.psikoterapi.com/html/varolus.htm
irvin d. yalom'un kitabıdır.
freud'un yürüme zorlukları çeken genç bir hastasını tedavi ettiğinde iyileşmesini, bastırılmış duygulara bağdaştırmıştır. ama karakterize özelliklerini iyi göstermesi duyduğu suçluğunun temel ahlakının güzel olmasını söylemesi, şefkatli ve ilgili davranmasınında tedavi de büyük bir pay olduğunu söyler irvin d. yalom.
Varoluşçu yaklaşım insanın biricik oluşu ve özgün olma özelliğini hiçe sayarak bir nesne gibi ele alan yaklaşımlara karşı bir tepki olarak doğmuştur.en bilinen kuramcısı ırvın yalomdur.
varoluşçu psikoterapi de önemli olan şimdi ve burada kavramlarıdır. Varoluşçular varolma yolunda kişinin en çok üzerinde durduğu 5 soruyu temel alarak bunlar yoluyla psikoterapiyi yapılandırmışlardır.