bitecekse varolan varolmak bir sansizliktir. daha dünyaya merhaba dediğimiz andan itibaren acmazliklara gark olunup yaşamak denilen iki ucu tezekli değnekte raks ederiz. ahlakli ve karakterli yasamak ile iyi ve arzularimizin tatmin oldugu bir yasam arasinda salincaklaniriz.
bir ordan bir oraya kostururuz - niçin????- ölümsüzlüğü arariz fanilikte, gö kubbede hoş bir seda birakmaya calisiriz.
kalabalik caddelerde aval aval bakariz, bu insanlar nereye gidiyor diye sorariz kendimize. bir hayalet gibi kalabaliklarda dolaniriz, bir omuz yeriz aci da olsa varliğimizin kanitlandiğimiz sevindirik oluruz.
güler yüzlü oluruz, besinci sinif götverenlere karsi japonlar gibi buz gibi nezaket gösterir, onlarin yalanlarina ve kurnazliklarina ingilizlerin yaptiği göz yumariz. bilerek budalilik ederiz.
kafamizin tai attiğinda kalylar ve pasparlik ederiz. ama genelde efendilik eder susariz ve buz gibi gülümseme ile güleriz.
içe atariz bütün öfkemizi ve yasamin bize zaman marifeti ile actiği yaralari derinleştirmekten baska bir işe yaramaz.
günün birinde öyle bir mertebeye geliriz ki biz bile bu nasil oldu diye sasariz.
alayci ve vakur gülümsemeyle hayatin caprasik yollarinda kaybolanlara sunu terennum ederiz kazancakis'in dediği gibi: