Kesinlikle yarışma olmayan, bir boş vakit programıdır..
Kimle yarışıyosun ya da hangi özelliğini kullanarak fark yaratıyosun.. Senin buradaki en önemli özelliğin kutunda büyük ya da küçük hissetmen olur, o kadar.. Bu da bir yarışma için geçerli ön nedenler değildir.. Hele o ağlamalar, tripler falan yok mu, vallaha orda olsam.. Neyse daha bi şey demem, ağzımı bozduracaklar bana yaa..
bir kutuyu açmak için yarım saat beklenen programdır. açalım mı, açmayalım mı, bık bık bık gibi bir sürü gereksiz diyalog sonrası bir kutu açılır. sonrasında yarım saatlik yeni bir diyalogla bir sonraki kutu açılır. bir de şu 100 bin küsürlük verilen tekliflere mırın kırın eden tipler tam sopalıktır.
insan denen canlının mala-paraya karşı göstereceği tepkilerin her çeşit versiyonlarını görebileceğimiz ibretlik yarışma programı. bu program içeriğinden başka programlar devşirilmiş iliklerine kadar malzemeler kullanılmıştır.
üzüntünün ve sevincin göreceli olduğunun ispatı programdır. kimisi 40-50 bin için sevinirken başkası kazandığı 100 bin tl'ye üzülebilmektedir (bkz: buruk sevinç).
bruce willis'in konuk olduğu ve adamın "yakum or no yakum" olarak komik bir biçimde adlandırdığı şansa dayalı yarışma.
100.000 tlye burun kıvıran insanların olduğu topluluk.
an itibariyle yayımlanan programda, erzincan'dan katılan volkan isimli kutu acıcı(?) kişi hayatımda duydugum en sacma cumleyi kurdu.
- sans bir ayna gibidir. sen ona gulersen o da sana guler. eger sen ona kızgın bakarsan o da sana aynı sekilde bakar.
ulan actırmayın agzımı. sacmalıgın daniskası. madem sans bir ayna, madem biz ona gulersek o bize aynı sekilde gulumser, peki benim hayatım boyunca yasadıgım sanssızlıkların sorumlusu ben miyim ? bir insan sansını kendi belirleyemez, ona gulumseyemez. adı ustunde "sans"tır o. hic kimse sanssızlıgı yuzunden kendini suclamaz. ne yani simdi kac kisi sanssız oldugu durumlarda, "ulan ben bu sansıma karsı ne zaman somurttum?" diyor ?
ilker Başbuğ'un gençliğine benzeyen ve ilker Başbuğ tarzı bir kasvet taşıyan Acun Ilıcalı'nın bir türlü beceremediği sunuculuk ile iyice can sıkıcı bir hale gelen ve ''artık bitsin'' diye insanların isyanları oynamasına yol açan,yarışmacıların torpille seçildiği, uzun süreli, yapmacık ve sıkıcı yarışma..
hep küçük açmak isteyen, büyük açtığında üzülen kahreden*, -ilk kez tanışıyor olmalarına rağmen- birbirini çok seven ve bunu defalarca söylemekten kaçınmayan vıcık vıcık kişilerin yarıştığı yarışma!
bunları ıssız bir adaya bırakacan, bakalım gerçekten seviyorlar mı?
(bkz: survivor kızlar erkekler)
not: paraların verilmediği külliyen yalan. acun çıkan mavi kutuları sütüdyoda hemen ödüyormuş. biz öyle duyduk.*