insanların duygularıyla oynadıklarını düşündüğüm özellikle kazandığınız miktarın ardından bakalım ne kazancaktın diyerek fıtık olmama sebebiyet veren hiç onaylamadığım tarzda formatı olan program.
beni mülakata çağırmalarından anladım ki bitmek üzere!
edit :daha gitmeden yokum dedim çünkü 1 seneyi aşkın bir süre önce başvuru yapmıştım. şimdi anlıyorum ki gereksiz. kazandığın parayıda 1 sene sonra verecekler falan fistan işte eksik olsun dedim.
fakir edebiyatı üzerinden prim yapan tv programı. hayatımda daha ezik bir program görmedim. tamam belki bu halkın genel kitlesi böyle olduğu için bu şekilde ama bu şekilde programlar oldukça halkın kalitesinin ya da ufkunun gelişmesi ile ilgili pozitif yönde olan umudum kalmıyor.
rezalet ingilizceye de inanamıyorum. bugün sadece paris hilton orada olduğu için izledim. daha başında sayılırken bütün bu kini kendisine karşı kazandırdı. bu bir görüş. bir ilk izlenim. 10dk içinde kalitesi anlaşılan programlardan.
tahammül edilemeyecek kadar rezalet, para kazandırmak ya da kazanmak bu şekilde olduğu için sistemin amına koyayım diyor, beni dinleyenlere saygılarımı sunuyorum.
23 tane insanın kutular etrafında toplandığı saçma yarışma programı, tv yi ne zaman açsanız bir yarışmacının bedavadan para kazandığı halde üzüldüğünü gördüğümüz bilgi beceri veya genel kültürle ilgisi olmayan içi boş dışı bomboş izleyenlerin zamanlarını boşa tükettiği , ara sıra heyecanlı program
. yarışmaya katılabilmek için eğer bayansanız güzel olmanız yeterli.ama erkeksiniz işiniz zor.ya kör ya sağır olmanız yada türkçe konuşamıyor olmanız gerekir.yada hem yaşlı olup hemde yarışmayı sunan kişiden daha az karizmatik olmanız lazım ,ki bu da çok zor.
kutu açıldığında çıkan rakam kırmızı ya da sarı ise yarışan şahısı gölgede bırakacak kadar fazla üzülen ya da dürüst olursak üzülme taklidi yapan aaa ooo dona kalma eller yüzde hayret şaşkınlık sergileyen yapmacık tiplerin bulunduğu yarışmadır. *
hacı bu yarışmayı izlemeye gideceksin var ya o zaman anlayacaksın gerçeği. türk gençlerinin örnek aldığı kişiyi daha yakından tanıyacaksın. ekranlarda yarışmacı kazandığında sevinen kaybettiğinde üzülen kişi ile izlediğin kişinin asla aynı olmadığını anlarsın hemen. eleman büyük açarken yemek yemeler, konuşmalar, yarışmacının farkında bile değil. takdir ettiğim de oldu. ezan okunduğunda program duruyor misal, ya da fotoğraf çektirmek isteyenle foto çekiliyor. ama en bombası program biter bitmez ekibin formaları kramponları giyip maça gitmesi oldu. velhasılı kelam 4 saatimi heba etsem de program için iyi bir tecrübeydi. ilk defa ekran arkasını gördüydüm.daha da gitmem, yokum diyorum.
yarışacağı önceden belli olan yarışmacılar ard arda 500binleri açtırınca; ''abi böyle yarışıcağını biliyorsan abdest alıp geliceksin yoksa açarsın işte böyle 500leri'' yorumlarında bulunulan yarışma.
insanın sabrını ölçen programdır. Show Tv artık başka program yayınlamıyor gibi bişeydir. En anlaşılmaz yanı programdaki aksiyonlardır. "Ünlüler falan gelsede olay kutu açmak başka bir aksiyonu yok ki" diye düşündürür adamı.
bu programdaki yarismacilarin gercek olup olmadigini bilen varsa beri gelsin..
-ne hissediyosun
-abi büyük hissediyorum..
iyi de nasıl hissedebiliyosun onu anlayamadim arkadaş..böyle yarışma döner mi?böyle yorum olur mu?böyle kutu elenir mi?
bi de büyük çıkınca nasıl üzülüyolar..eyvah ki ne eyvah...
aralara reklam da almışlar...reklamlarda hakikaten seviniyo gibi yapmiyolar mi..alem bi program...severek gülerek uyuz olarak izliyoruz!!!
an itibariyle acun ılıcalı hepimize teşekkür etmiştir. sağol diyoruz.
edit: anlık heyecanla -artık ne heyecanıysa bu tabii.- acun ılıcalı nın uludağ sözlük e program hakkındaki olumlu ve olumsuz yorumlardan dolayı teşekkür etmesini sözlüğe taşımayı amaçlayan bir garip entryceez aabisi.
acun ılıcalı'nın yavaş yavaş noktalaması gereken yarışma. artık survivor/acun firarda gibi eğlenceli yapımlara dönmesi gerekiyor. ha acun firarda sanırım hayli zahmetli bir program ve artık onun için uğraşmaz sanırım ama yine de her hafta başka bir şey sunan bir programdı. survivor gene merakla takip edilirdi, yarışmaları güzeldi. var mısın yok musun bir kaç hafta tekrar bölüm yayınlasa kimse farkına bile varmaz. güzeldi, düştü, ünlü konuklarla zaman zaman zirve yaptı ama artık yeter mi acaba?
birazcık söylenilen şeylerdeki alt anlamı okumayı bilin; acun'un orada demek istediği "siz bizi itin g.tüne sokup çıkartmışsınız lakin, ben yine efendiyim size teşekkür ediyorum, insansanız utanırsınız, bir sürü namussuz alçak ırz düşmanları!" demek istemiştir aslında.
acun ılıcalı işini çok iyi yapıyor...
getirdiği ünlü yarışmacılar ile reytingleri tavan yapan televizyon programıdır.
sürekli takip etmediğim ve etmeyeceğim bir programdır kesinlikle ama dün akşam beyaz'ı görünce takıldım açıkcası,
bir ara cem yılmaz da çıkmıştı yine takılmıştım.
acun ılıcalı ile dostluk babında mı konuk olurlar programa yoksa amaç tamamen duygusal* mı? diye düşündüren tv programıdır.
ne komiktir ki insanımız merak ediyor!
program tamamen bundan besleniyor; şu geriye saymalar; 10,9,8,7.....1
masalara kollektif uyum içinde vurmalar,
heyecanı körüklercesine rejiden verilen fon müziği,
kutuyu açtırmadan dakikalarca düşünme,
ön sıraya bardak gibi dizilmiş anne, baba, amca, yenge, enişte
sırasıyla hepsinin görüşünü alma; hepsi müneccimya bunların...
hamdi bey diye esrarengiz bir kılığa bürünen banka müdürü*
acun bey alınmasın ama azıcık kafası basan biri 'ne hissediyorsun, kutuda ne var' diye sormaz!
ne kadar aptalca geliyor kulağa; 'ne hissediyorsun, kutuda ne var'
yirmi otuz tane yan yana dizilmiş müneccimlerin önlerine birer kutu verilmiş, ortada programı sunan halk kahramanı, yanında da repliklerini önceden ezberlemiş başka bir müneccim...
... ... şaka gibi. biz de inandık!
ekmek parası işte; acun ılıcalı, reji ekibi, tv kanalı çalışanları, falan filan.
