o da fütürsuzca harcadığımız popüler olaylar ve nesneler kadar çabucak aramızdan ayrılmıştır. kim bilir hani göle gitti nerde , ne yapar? bi ara japonlar geldi incelemeye falan dediler millet inandı ama japonlar geldiğinde bile çıkmadı ortaya. demek unutulmaya dayananmamış. bir gün esra ceyhan ' a çıkar param yok , yardıma muhtacım derse şaşırmam. aksine üzülürüm haline.
metin uca ve tayfasinin bolgeye dikkat cekmek ve bolgenin guzelliklerinin kesfedilmesini saglamak maksadiyla ortaya attiklari mizahi malzeme olur kendileri..
saadettin teksoy çıkardı: işte canavarın görüntüleri derdi, ve görüntünün odaklandığı kara birşey, suya dalardı...
ertesi gün herkes onu konuşuyordu, "gördünüz mü canavarı?"
büyüdüm sonra... çocukluğumda hayalini kurduğum pek çok şey gibi, bu da gerçek değildi. saadettin teksoy u da ciddi bir haber araştırmacısı sanırdım; büyüyünce anladım medya şaklabanı olduğunu.
yönetmenliğini bünyamin yaşar ın yapacağı, 3 çoban arkadaşın Van Gölü'nde sahte canavar yapıp gündem yaratarak para kazanmaya çalışmaları ve haber için gelen bayan gazetecilere aşık olmalarını konu alan film.
Bu olayın bir açıklaması da şu şekilde yapılmıştır:
van gölü kıyısındaki lahana tarlalarına yüzerek dadanan camışlar, dönüşte de gölden geçerken osurmaktadırlar. Arkasından kabarcıklarla beraber kokulu gazlar çıkararak yüzen siyah ve boynuzlu bir hayvanı görenler de onu canavar sanmaktadırlar.
van golunde olduguna inanilan sekli bilinmeyen ve simdiye kadar hic bir sekilde goruntulenememis olan canavardir.yapilan arastirmalar sonucunda van golunde soylendigi gibi bir canavar yasamadigi tespit edilmistir.
