Hiç dönmeyecek gibi içine dünyaları sıkıştırmaktır bazen ..
Bazen o dünyaları alan valizin kapanması için cebelleşmek, ama asla pes etmemektir..
Bazen de kapanmayan valizin üstüne oturup bir çocuk edasıyla öf çekmektir ..
Şu dünyada en sevmediğim işlerin başında geliyor valiz hazırlamak. Şu anda da valiz hazırlamam gerekiyor ama öteledikçe öteliyorum. Boş vakit geçiriyorum ya da olmadık işler çıkarıyorum başıma valiz hazırlamadan önce. O süreç uzuyor da uzuyor. Sanki eninde sonunda o valiz hazırlanmayacakmış gibi. Hani olur ya tatile çıkacağı zaman güle oynaya keyifle valiz hazırlar insanlar, benim tatile gideceğim zaman bile içimden gelmiyor. Şu anda olduğu gibi.
inatla ihtiyaç fazlasını koyuyorum. dağ gibi valizi götürüyorum ondan sonra. hayır hepsini giymiyorum da 20 tane götürüyorsam 8 9 tane giyiniyorum geri kalanları yalandan götürüyorum. hep bu çok tedbirli düşüncelerim yüzünden bir pantolon götürüyorsam ya kirlenirse diye ikinciyi alıyorum. bir şort götürüyorsam ya kirlenirse diye ikincisini alıyorum. her gün için bir tişört alıyorum. bir mayo, plaj havlusu, terlik, ikinci bir ayakkabı, yatarken giyeceklerimi ayrı alıyorum. parfüm,şarj aleti,gözlük,krem, çoraplar, iç çamaşırlar derken ulan hepsi bittiğinde bir bakıyorum kocaman aile valizi dolmuş.
uzman olduğum konulardan biri bu. dört eğitim öğretim senesi boyunca her ay iki kere olmak üzere sadece tek valize her zaman istediğim kadar eşya ve kitabı sığdırmışımdır. zaman zaman valizin sağlığı kötüye gitse de sonuç olarak hallettim mi hallettim.