o cevrede 26 tane camii oldugunun hesabinini yaparken sosyal medya yardimi almak kolayciliktan ote gitmez. o cevreyi bilmek gerekir. bilmeden konusmak en buyuk cahilliktir.
o cevre dedigimiz olay gorecelidir. butun bir istanbulu kapsayabilir. o semtte 26 camii var dersek, burada yazabilme zekasina sahip olmadigimiz ortaya cikar. yazik olur...
cevrede gorunen bir site var. maddi durumu iyi olan bir zumre yasamakta. bos bir beton yigini gordugumuz alan belediyeye ait. hani su agac kesilecek sandigimiz alan... mevcut site sakinleri o alani otopark olarak kullaniyor su an. agacin ustune arac park edilir mi bilemedim (!) gordugumuz uzere mesele agac degilmis. gelelim gorselde gordugumuz havuz ve spor kompklesine... bunlarin bulundugu alan da belediyeye ait ve siteden kira aliniyor. eskiden yesil oldugunu bildigimiz alanda ikamet edip, sosyal komplekslerinden faydalanirken iyi, camii isin icine girince kotu. sozde direnis videolarindan birinde oranin teyzelerinden biri soyle konusuyor;
-evladim bizde muslumaniz ama ezan sesi bizi rahatsiz ediyor.
eğer ağaçlık bir alanda bir inşaat yapılacaksa ya da bir yerlerde yıkım olacaksa ve bu da akp iktidarıyla ilişkilendiriliyorsa, istiklal caddesi protestocusu denilen arkadaşlar hemen orada bitiyor. pardon hemen değil, olay büyüyüp medyaya yansıyınca orada hemen komün hayatına başlıyorlar.
gezi eylemlerine izmir'den katılan biri olarak şunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim: buradan yeni bir gezi çıkmaz. bunun için uğraşıp da akp'ye yeni bir mağduriyet malzemesi vermesin kimse. çünkü gezi eylemleri tamamen çevreci duygularla ve sadece 20 kişiyle başlamıştı. ve fakat, polisin insafsızca müdahalelerinin ardından kitlesel bir olaya dönüştü. peki validebağ'da ne var? burada, ağaçların kesilmesinden çok, cami yapımına karşı çıkan sözüm ona çevrecilerin şovu var. validebağ direnişi denilen bu eyleme katılanlar, eğer gerçekten çevreci olsalardı, insanların oturduğu bir mahallede polisle çatışmaz, polise havai fişekle saldırmaz ve polisin gaz bombası kullanmasına neden olacak girişimlerden uzak dururlardı. yahu çevreci(!) bir eylemde havai fişeğin ne işi var la? bu eylem tamamen iktidara tepki için yapılan ve akp medyasının "cami istemeyen kitle, cami yapımını protesto ediyorlar, cami karşıtı eylem" gibi haberlerle akp seçmeninin yönlendirdiği samimiyetsizce bir eylemdir.
samimiyetsizce diyorum; çünkü bu eyleme katılanlar çevreci olsalardı, soma yırca'da 2 hafta boyunca zeytin ağaçlarının kesilmemesi için gece gündüz nöbet tutan köylülerin yanında olurlardı. bir gecede 6 bin zeytin ağacının kesilmesine rağmen yine de umurlarında değil bizim aslan parçası çevrecilerimizin!!! yahu bu ülkede ağaç sadece istanbul'da mı var? ve istanbul'un da belli başlı yerlerindeki ağaçlar mı kutsaldır sizin için?
bu eylemdeki tek amaç, akp iktidarının mağdur edebiyatı yapmasına ve "cami istemiyorlar" diyerek kitleleri yine galeyana getirmesine katkıda bulunmaktan başka bir şey değil. bu gibi eylemlerin akp'de en ufak bir değişim göstermediği gibi, böyle eylemleri mağduriyet malzemesi için kullandıklarını neden görmez insanlar anlamıyorum.
Lütfen artık şekilciliği bi kenara bırakabilin. Lütfen artık insanları yargılamadan once dinleyin. Adam orda ben de buraya camii yapılmasına karsıyım diyor orda tutmus hala muhalefet olunuyor. Savundukları sey aynı ama şekle o kadar konsantreler ki dinlemiyorlar. Biz bölünmüyoruz,bölüyoruz. Ne yaptıysak kendi kendimize fikirleri,düşünceleri ve bireyleri ötekileştire ötekilestire yaptık.
Havuz deniz sezonu açılınca dağılan gezi direnişçilerinden öğrendik ki, direnirken hava havuza giremeyecek kadar soğuk ancak bir hırka alıp sokağa çıkacak kadar sıcak olmalıdır. işbu halde havalar eğer ki soğursa direniş pc başında devam edecektir, annen terliklerini getirir, bir de salep yapar, çiçek gibi direnirsin koçum.
mahalleli bir kadın: dün özellikle camileri dolaştık. bu mahallede 25'e yakın cami var. ama hiç birisinde 25 tane insan yoktu. saflar boştu. hala cami yapmanın ne amacı var.