'vakum' temelli bu yaklaşımda insan, iç uyaranlarına
verdiği tepkilerin bütünüyle ele alınır.
dış uyaranlara verilen veya dış uyaran olmaksızın
bilinçdışı yoluyla oluşan iç uyaranlara*verilen tepkilerin
oluşum mekanizması kilit noktadır. tepki anından önce
içgörü yoluyla oluşturulacak 'boşluk bilinci' ile
verilen tepkiler bilinçli kılınır. bu yaklaşım insanın,
en başta bir 'organizma' olarak algılanmasını salık vererek
dünya bazında diğer canlılarla aynı kategoriye yerleştirir.
ardından evrenin algılanışından hareketle vakum kavramı
devreye girer ve içinde cisim*bulunmayan boşluk*
anlamıyla algılanabilecek bu kavramın çıkış noktası
galaksiler arası boşluktur. bu bağlamda insanın,
evrenin mikro bir örneği olduğu varsayımıyla
içsel boşluğun keşfinin önemi vurgulanır. böylece
insanın evrendeki yeri ve dünyadaki yeri sorularına
temel cevaplar verilir. vakumizm'in çekirdek olarak
tabir edebileceğimiz bu anlayışının içselleştirilmesinin
ardından insan, bilinçli insana dönüşmüştür ve
bu noktadan sonrası tamamiyle kişiden kişiye değişir.
uyaranlara karşı bilinçli hale gelen zihinsel yapı
kendi şartlarına göre harekete geçer ve dünya görüşünü
şekillendirerek yaşamını sürdürür.
vakumizm bir felsefe, öğreti, ideoloji veya
moda olan new age akımlarından biri değildir.
izm; dışrak bilginin aktarımı için,
zorunlu olarak çekirdek kavram olan
'vakum'a eklemlenmiştir. aslolan deneyimlenmesi
gereken içrek bilgidir ve sözcüklerle aktarılamaz.
peki o zaman vakumizm nedir? vakumizm,
sadece 'insan'a yaklaşım biçimidir. semboller ve dilin
egemenliği altındaki insan zihninin asıl derinliğinin
keşfi ve insanın kendine yaklaşımının 'sorun'
olmaktan çıkması, insanın özgürleşmesi temel amaçtır.
son olarak şunu belirtmekte fayda var ki
somut anlamda vakumist olarak tabir edilebilecek
bir insanın vakumizm perspektifinden algılanışı söyledir:
insan, bilinçli insan* olduktan sonra
oturup ömrü boyunca meditasyon yapabilir veya
dünyanın en aktif kişisi olarak dünyayı
değiştirmeye çabalayabilir...bunların hepsi birdir.