kusma ihtiyacı duyulduğunda , en çok okunan gazetelerden biri olması ve her an etrfaınızda bulunması sebebiyle , kusabileceğiniz bir gazetedir. ancak bu vomication sizi yasal yönden zor durumda bırakabilir. ancak mahkeme heyetine sağlık raporunuzu göstererek işin için sıyrılabilirsiniz. mide bu gazete dinlemiyor işte. *
şehit edilen askerlerimizi bile türban olayına alet edecek kadar bayağı ve bir o kadar da kışkırtıcı gazete. ha bu şehitlerimiz düşünüp genel kurmaya sorular soran vakit'in: adı lazım değil -uzun boylu kel kafalı- bir yazarı çok değil 4 yıl önce bir düşünce dergisinin köşesinde yazdığı yazıda: "güneydoğuda eyalet şart demişti".
şart kardeşim şart, sizleri kurşuna dizmek şart oldu da geçiyor bile ama beklemekteyiz bakalım ne zamam kabaracak ayranımız. sabır allah sabır...
genelkurmay başkanlığına şu soruları soran gazete:
1. genelkurmay başkanı org. yaşar büyükanıt ve diğer komutanlar "sınır ötesi" operasyon için izin istiyor. ancak 13 askerimizin şehit olduğu şırnak sınırdan 50 km içerde, lice ise 250 km içerde... vatandaş soruyor: teröristler bu kadar mesafeyi yürürken, güvenlik güçlerimiz ne yapıyor?
2. 13 askerimizin şehit olduğu gabar dağı 9 haziran'dan bu yana güvenlik bölgesi.. buna rağmen pkk'lı teröristler buraya kadar nasıl geldi ve nasıl pusu kurdu?
3. genelkurmayın 20 eylül 2007 tarihli açıklamasında şırnak'ın kato dağından 40 teröristin çembere alındığı bildirilmişti. bu 40 pkk'lı ne oldu? öldürüldü mü, elden mi kaçırıldı?
4.terörle mücadele niye 3-5 aylık askerle yürütülüyor da, özel harekat timleri kullanılmıyor? başarılı sonuçlar alan özel harekat timleri biye kaldırıldı?
asabi gazete. her müslüman'ın zaman zaman kızdığı, lan buna birşey derdim ama dini hoşgörüye sığmaz dediği olay ve kişileri acımasızca ve şiddetle eleştiren manşetlere sahiptir.
-işte o üyeler(türban yasağına dair karar veren mahkeme üyeleri)
-ataları stalin(başörtüsü yasağını savunanlar)
fikri seviyesi düşük ama duygusal yoğunluklu bir gazetedir. kardeşlerimizdir ama saadet ve akp tarafından feci halde dolduruşa ve gaza gelmektedirler. bir de akp'nin amerikancılığını bir türlü haber yapmazlar. tıpkı bir zamanlar refahyol'un israil ile yaptığı anlaşmaları görmedikleri gibi. ne diyeyim allah fikir versin. son olarak gazeteyi sattıran yazar hasan karakaya ile hürriyet'in yeni tetikçisi hakan coşkun, oktay ekşi üzerinden laf dalaşına (savaş daha uygun)girmişlerdir. aşağıda da coşkun'un yazısına yazılan cevap...
kağıt israfıdır, ağaçların lüzumsuz katledilmesinin sebebidir. nefret dolu insanlar özenle seçilip bu gazetede çalıştırılır.
türkiye'de özgür olan tek yayın kuruluşudur. kimse onların yaptıklarına ve yazdıklarına karışmamaktadır.
en kötüsüde kendine gazete diyebilen vakit'in yayın hayatını sürdürüyor olabilmesi ve ne yazıkki türkiyede bu haberleri okuyan, inanan ve destekleyen bir kesimin olması gerçeği.
odunların dile gelip ellerine kalem alarak karalama yaptıkları skolastik yayın organı. hüseyin üzmez dahil türklük ve cumhuiryet düşmanı yazarlara sahip oluşum. "ulan biz ne yapsak da içimizdeki zehri akıtsak" diye düşünen iffetsiz kişilerin kurcusu olduğu gazete. ayırca bu ve bunun gibi gazetelere kağıt ikmali yapmak için koca orman gidiyor be.
edit: genç vakitçiler rahatsız. hem de kafalarında rahatsız bu bedeviler!
ahmet hakan çoşkun'un bir yazarı ve gazete hakkında şunları yazdığı yayın organı;
Dinle küçük adam
DiNLE, karanlık gazete Vakit’in terbiyesiz Hasan’ı!
Yığınla hakaretine rağmen seni mahkemeye vermeyeceğim.
Çünkü...
Hem umurumda değilsin, hem de senin ne denli ahlak, terbiye ve nezaket yoksunu olduğunu mahkeme kararıyla tescil ettirmeye hiç mi hiç gerek duymuyorum.
Ne hedefimsin, ne de derdim...
Benim hedefim, "Vakit" adını verdiğiniz karanlık gazetenizi, her gün ibadet şuuruyla satın alan insanlardır.
Benim hedefim, senin gibi bir provokatörü uçağına alıp "Koçum Hasan" diye gaz verenlerdir.
Benim hedefim, yağdırdığın küfürler karşısında, "Aferin ulan Hasan! Bugün yine iyi sövmüşsün" diye sırtını kaşıyanlardır.
Çünkü...
Senin gibi bir terbiyesizin, Müslümanlık adına el değmemiş küfürler yağdırabilme cüretinin temel kaynağıdır bunlar.
Kısacası...
Sen hiç mühim değilsin...
Mühim olan sana "Aferin Hasan" diye gün geçtikçe daha da çirkefleşmene imkán tanıyanlardır...
Sana "Aferin Hasan" diyenler, senin gibi bir terbiyesizin, islam karşıtları tarafından "Ulan Müslüman ahlakı dediğiniz bu mu?" diye malzeme yapıldığının farkında olmayabilirler...
Ya da bal gibi farkındadırlar da senin gibi bir çirkef aracılığıyla yürek soğutmayı tercih ediyor olabilirler...
Sebep ne olursa olsun, benim senin şahsında onlara diyeceğim şudur:
Hasan orada küfür ettikçe ve islami camia bu küfürler karşısında sessiz kaldıkça, yeşil sarıklı ulu hocaların Peygamber ahlakından söz etmelerinin hiçbir değeri olmayacaktır.
Hasan orada küfür ettikçe ve islami camia bu küfürler karşısında sessiz kaldıkça, başkalarının "Göbeğini kaşıyan adam", "Bidon kafalı" gibi cümlelerine hiç kimse itiraz edemez.
Hasan orada küfür ettikçe ve islami camia bu küfürler karşısında sessiz kaldıkça, bir islam karşıtlığı propagandasının topyekun malzemesi sunulmuş olur.
Hasan orada küfür ettikçe ve Başbakan bu terbiyesizi uçağına almaya devam ettikçe, iktidardakilerin "Bize hakaret ediyorlar" diye yakınmaları anlamsızlaşır.
* * *
Dinle küçük adam!
Sen gerçekten ama gerçekten hiç mühim değilsin.
Ancak...
Haksızlık yapmayayım...
Mühim olduğun bir alan var:
Senin karanlık gazeten ve kirli kalemin, nice meczubu etkiliyor, harekete geçiriyor.
Senin gazetenin ve kaleminin "meczup etkilemek" gibi bir marifeti var.
O meczuplar ki, senin ve gazetenin dolduruşuna gelip bellerine taktıkları silahlarla adam öldürüyorlar.
Yaptığın her türlü iğrençlik, pislik ve terbiyesizlik karşısında, "Bu Hasan mülevves adamın tekidir! Müslümanlık adına yaptığı çirkeflikler karşısında Müslümanlık adına hareket ettiklerini söyleyenler bir şey demiyorsa koy ver gitsin" deyip geçebiliriz.
Ancak...
Şu meczup meselesinin hiç şakası yoktur.
Gazetenizde resminin üstüne çarpı attığınız adamların başına nelerin geldiğini biliyoruz.
Ve her cinayetin ardından senin ve patronun Mustafa’nın, nasıl da süt dökmüş kedi haline dönüştüğünü biliyoruz...
Yani...
Ölen öldüğüyle kalıyor...
Size de birkaç haftalık süt dökmüş kedi rolü oynamak düşüyor...
işte olayın bu tarafı mühimdir.
Seni ancak bu yönünle ciddiye alabilirim...
* * *
Bak Hasan!
Sana bir şey daha söyleyeyim...
Benim için önce "insanlık" gelir.
Önce "insan" olacaksın...
Ondan sonra senin dinine diyanetine sıra gelebilir...
ayrıca masa tenisi oynamanın vajinismus'a, barfiks çekmenin sinüzit'e, halaya dönmenin de üst solunum yolları enfeksiyonlarına iyi geldiği üzerine bilim adamlarının araştırmaları sürüyormuş. hangi bilimadamlarıymış onlar diye sormayın, isim veremem. bir nevi the dharma initiative olayı, aylak bilimadamları iş başında.
bu kadar ucuzlaşmayın, ne islamın ne de başka dinin böyle abukluklara, saçma sapan argümanlara ihtiyacı yok diyeceğim ama hadi neyse. ciddiye almayıp geyiğe vuruyorum kendimi mütemadiyen.
son sayısında sezer'e dil uzatmaktan geri kalamamış, şeriatçi yayın oraganıdır. tek faydası öbür tarafın nasıl aptal düşünceler içinde olduğunu gözlerimizin önüne sermeleridir bu yüzden onları takdir ederim. bir de yazarlarının bazılarının sakalı hoca sakalıdır. * http://www.vakit.com.tr/
bugünün ilk bölümünde hala tc nin resmi cumhurbaşkanı olan ahmet necdet sezer i sayfalarında yakışık almayan fotoğraflarıyla yayınlayan gazete. gül ü eleştirenlere kan kusup yok efendim o tüm ülkenin cumhurbaşkanı, begenmiyorsan vatandaşlıktan çık git diyen zihniyet 10. cumhurbaşkanımıza, adam gibi bir adama kan nefret kusuyordu.
sayın sezer in " Başörtüsü özel alanda özgürlük kapsamına girer ama kamusal alanda serbest bırakılması mümkün değildir. Başörtüsünün yeniden sorun haline getirilmesinin kimseye yararı yoktur" demesiyle çılgına dönmüşlerdi. tıpkı yeni şafak gibi şu an göbek atıyor olmalılar.
