bu ekmeği özel kılan pişirildiği fırın başta olmak üzere, suyu, odunu, unu, mayası, havası, şekli, ağırlığı ve pişiren ustasıdır. Bu nedenledir ki ülkemizin her yanında üretilmesine rağmen Vakfıkebir standardı hiçbir zaman yakalanamamaktadır. http://www.vakfikebir.gov.tr/sub.asp?id=26
trabzon'un vakfikebir ilçesinde orjinali üretilen, özel bir fırında odun ateşinde kendine has hamuruyla yapılan bir nevi ekmek çeşidir. trabzon dışından taklitleri de mevcuttur.Bu ekmeğin en büyük özelliği bayatlayıp sertleştiğinde(taş gibi) ciddi manada kafa yarma potansiyeline sahip olmasıdır. ama bayatlayıp sertleştiğinde kızartırsanız peksimet gibi olur.. süperdir..
Yedikçe insanın yiyesini getirir. iştah açar. Bunu yiyenler bir süre sonra bir bakarlar 100 kilo olmuşlar. Sinsice farkettirmeden kilo aldırma özelliğine sahiptir.
fırından ilk çıktığında kokusuna doyum olmayan, üzerine vakfıkebir tereyağını sürüp yediğinizde lezzetinin doruğuna ulaşan ekmek türüdür. trabzon, çarşıbaşı, beşikdüzü ve vakfıkebir'de hası yapılır, diğer yerlerde yapılanlar imitasyondur.
tüm şehirlerimizde en az birkaç yerde satılan ekmektir. şehirler arası otobüs yolculuklarında yol üzeri tesislerde bu isimde kocaman levhalar bulunur. asıl ismi vakfıkebir ekmeğidir.
trabzon'dan çıkılan yolculuklarda vakfıkebir'e gelindiğinde otobüsün durmasına sebeb olan ekmektir. anons bile yapılır ekmek alma molası diye. bunu otobüs firmalarının tamamı yapar ve insanlarında yarıya yakını inerek ekmeklerini alırlar. hatta bagajın bir bölümü ekmeklere tahsis edilmiştir.
fırınlarda trabzon ekmeği diye kasdedilen ekmek de bu ekmektir.
atom bombası gibi ekmek. üç tane koca kafayı yan yana koysan o büyüklükte. ye ye bitmiyor ama bayatlamıyor da. tadı da güzel de o kadar büyük ekmek olur mu yahu, tek başıma yaşadığımı düşün nasıl bitireyim mağara gibi ekmeği. trabzon ekmeği de deniyor galiba.