devletin resmen görevlendirdiği resmi tarih yazıcısıdır.eski adıyla tezkirecilerdir.ilk olarak bu göreve naima efendi atanmıştır.sonuncusu da Abdurrahman şeref efendidir.
bu adamlar bir nevi tarihçidirler. ancak tarihçilere ek olarak olayları yaşanan dönemin şartlarını göz önünde bulundurarak yazarlar. o tarihteki kültür, hayat tarzı, insanların yedikleri ve hatta bu şeylerin onlara hissettirdiklerini de işin içine katarlar.
deniz içip tas işeyen insanlardır! işedikleri renk; kralların ya da diktatörlerin istedeği renkte de olabilir. rengi tutturmaları-üçüncü şahıslarca belirlenen istekler dahilinde- kolaydır; ayrıca bunun için kendilerine para da ödenir. bununla birlikte hiç bir sidik renksiz olmaz; öyle ya da biryerden bişeyler bulaşmıştır. haliyle herder'in dediği gibi;
''insan tanrı tarafından sahneye konulan oyunun sadece belli bir episodundadır''[haliyle tümünü görseydik herhalde pek renksiz işerdik o zaman da tarihçiler olmazdı herhalde, kimbilir!]
''tanrı'' kelimesini isterseniz aradan çıkartabilirsiniz[tarihi nasıl gördüğünüze göre değişir bu], verilmeye çalışılan da; labirentte olmak zati.