Korkaklığından dolayı sorumluluk sahibi.
O bir şirket yöneticisi değil koskoca sultandı.
ingilizlerin elindeyken isyan edip, Onurluca idam edilmeyi tercih etmeliydi.
vahdettin için hain mi kahraman mı olmasını değerlendirmek (aslında tüm insanların) kim olduğu makamı mevkisi düşüncesi görüşü söylemi inancı ırkı görevi vs açısından yaklaşmak aptallık olur (kusura bakmayın, aptallıktan başka tanım bulamadım. başka tanım varsa yazarsınız) bu açıdan konuya yaklaşamayız.
o halde veri olarak (kriter) neyi ele almamız lazım?
davranış, ne yaptığı değerlendirilmeli-somut açıdan örneklenmeli.
örnekleyelim...
istanbul fatih sultan mehmet han hazretleri tarafından fetih edilirken istanbul da son bizans imparatoru kimdi?
konstantinos (11. konstantinos palaiologos dragasez) bizans kralı konstantinos'un annesi prenses eleni ile fatih sultan mehmet han hazretlerinin üvey annesi mara brankoviç sırp hanedan üyesi-prenseslerden olduğu akrabalık bağı olduğu tartışmalarına girmeye gerek yok.
bu son bizans imparatoru konstantinos istanbul'u canı pahasına korumuş ve topkapı da türkler şehre girerken (ayios ramonos civarında) savaşırken ölmüştür. osmanlı ve bizans-rum kayıtlarında fatih'in konstantinos için hristiyan din adamlarına ahaliye emir vererek hakettiği şanla gömülmesi tören yapılması emir verdiği kaynaklarda vardır.
sonuç ne olursa olsun, bir tarafta istanbul'u terk etmeyip düşmana (türklere) karşı istanbul'u elinde kılıç ile ölümüne son nefesine kadar savunan bir konstantinos, diğer yanda istanbul'u tek kurşun atmadan düşmana teslim eden ve bu işgale karşı çıkan direnenler hakkında idam fermanı çıkaran, düşmanla birlik olan ve düşmanın gemisine binip kaçan vahdettin.
burada kim kahraman kim hain?
biraz düşünün, korkmayın canınız acımaz.
akıl-zeka ve ahlak değeriniz varsa, kim olursa olsun bir insan hakkında hüküm verirken o insanın düşüncesi söylemi makamı mevkisi temsil ettiği değerler kimliği inancı vs soyut verilerle değil de davranışı-somut verilerle hüküm verin.
hiç bir şeye sözü geçmeyen ezik itin tekiydi. bir kurşun sıkıp şehit olsa saygıyla anılırdı ama o, tahtı için milleti kardeş kardeşe düşman etti, abd ye yalvardı. karşı devrim yapacağız diye böyle birine yalan anlam yüklemeyin.
Hayır değildi Vahdettin ne bir hain nede bir vatan severdir. Vahdettin zavallı bir adamdı bahtsız bedevi idi . Adam tahta çıktığı sırada Başkent bombalanıyordu. Bu tahta çıkma merasimi için ingilizlerden müsade alındı Cuma selamlığı için falan.ingilizler tamam bombalamıyız demişler ama diğer yerlere allah ne verdiyse bombalamışlardır Vahdettinin padişahlığı bebek ile Aksaray arasındadır. He bazı hataları var mı var? (bkz: Damat ferit)
Kûva-yi Milliye ve Atatürk hakkında şerefsiz Dürrizade'nin fetvasını onaylamamış olsa idi "değildi" derdim. Yunan Ordusu'na padişahın ordusu diyebilen bu kepazeliğe onay veren herif haindir. Kimse boş yapmasın!
Bu soruya tarih eğitimi almış hiç kimse cevap vermez.
Tarih insanları hain kahraman olarak ayırmaz.
Bu siyasetin konusundur.
Tarihe göre Vahdettin etkisiz bir padişahtır.
Dönemin şartlarına göre değerlendir düsturuna göre
Vahdettin içinde bulunduğu kaosu yönetememiştir.
Hepsi bu kadar.
Bir akrabana sorsak senin de hain olmadığını söyler yobaz.
Hayır, o değil, yok ecevit şunu dedi, yok ilber ortaylı bunu dedi... Yahu çetin yetkin hain sıfatının bile az olduğunu gerekçesiyle ifade ediyor. Şu açıdan yanılıyor diyeceğiniz yere, yok o onu dedi, yok bu bunu dedi...
Tarihten anlamam ama her ideoloji tarihi kendi bakış açısıyla yorumluyor. Geçen yine gündem oldu, ilber ortaylı ve bardakçı beraberdi altaylıda, ikisi de bir çok hata ve yanlış yaptı fakat hain değildi dediler. bu konuda ecevitinde hain değildi açıklamasından bahsettiler.
Bu sorunun sebebiyle birlikte bu kadar kısa yanıtlanabildiğine hiç şahit olmamıştım.
Çomarlar, kurduğu cümlede kullandığı her kavramın üstünde biraz düşünün ve bir an olsun atatürk nefretinizi bir kenara bırakın. Bakalım ne diyeceksiniz?
Kalın kafalı olduğunuz için şöyle tercüme edeyim:
Bildiğiniz üzere hülagu Bağdat'ı ele geçirdi. Halifeye dokunmasaydı, halife Moğol istilalarını destekleseydi, sonra Mısır'dan bir islam ordusu yola çıkınca halife "canım tehlikede" diye hülagu'ya sığınmaya karar verse, basra körfezine gidip, hülagu'nun gönderdiği bir Moğol gemisiyle kaçsa, kaçtığı yerde de rahat durmayıp, tekrar iktidara gelmek için hem moğollara, hem haçlılara yalvarsa, ne derdiniz?
vahdettin sırf hainliği ile değil, korkaklığı, koltuk sevdası ve seks düşkünlüğü ile sadece osmanlı'nın sonunu getirmekle kalmamış, aynı zamanda kutsal kayı boyuna ve osmanoğlu sülalesine leke sürmüştür.
vahdettin haindi eve, çünkü millet kuvayi milliye şemsiyesi altında düşmana direnirken, o milletin direnişi kesilsin diye kuvayi inzibatiye'yi kurdurdu,
(bkz: kuvayi inzibatiye)
ve en acısı şu ki, o birileri tarafından "kahraman" ilan edilmeye çalışan bu hain ne yaptı biliyor musunuz?
türk milleti kurtuluş savaşı verirken, ordumuz bir mermiye, askerimiz bir yavan ekmeğe, halkımız bir altı delik çarığa muhtaç haldeyken, anadolu yunan çizmeleri tarafından ezilirken bu hain ne yaptı?
gitti kendine düğün yaptı, kız oğlan kız, kendisinden tam 43 yaş küçük 17 yaşındaki nimet nevzad hanımefendi ile düğün yaptı...
(bkz: millet kurtuluş savaşı verirken düğün yapan halife)
şimdi bu adam, bu mrczup hain değilse, ben peygamberim. hatta tanrıyım...
vahdettin hakkında bir rivayet de şudur ki, ulu hakan ikinci abdülhamid han, vahdettin için "milletim bu meczubun eline kalacaksa vay haline..." demiştir.
vatan haini demek çok kolay olsa da yeteri kadar belge ve bilgiye dayanmayan bir iddiadır. korkak ve beceriksiz olduğunu kolaylıkla söyleyebiliriz ancak kendi ülkesini ona buna peşkeş çektiğini söylemek oldukça dayanaksız ve saçma. daha önce de belirtildiği gibi kendi rejimini ve saltanatını korumak dışında, ülkesinin istikbali için tek çareyi ingiltere himayesi görmesi onu vatan haini değil vizyonsuz ve beceriksiz yapar ancak. hele ki mustafa kemal atatürk'ün sahip olduğu vizyonla karşılaştırıldığında acınacak haldedir.
bir diğer gerçek de, tarihi kazananların dilediği gibi yazdığıdır...
tarihçilerin belgelere dayanarak yaptığı tartışmalarda en tutarlı olanlarına bakıldığı vakit sina akşin'in ingiliz belgelerine dayanarak ortaya koyduğu veriler dikkate şayandır.
şimdi veya daha önceden beri bazı çevrelerin maksatlı olarak vahdettin'i aklama çabaları anlaşılır olmakla birlikte ülke istila halinde iken iç savaş başlatıp taraf olmak hangi vatanseverlikle açıklanabilir burası muamma.
kanımca 12 eylül 1980 eylül'e çanak tutan kanlı 1 mayıs 1977'yi, maraş ve çorum katliamlarını ve daha nicelerini planlayan paramiliter güçler ne kadar vatan haini ise vahdettin de o kadar vatan hainidir.