akla "devlet benim" diyen "güneş kral" 14. louis'yi getirir bu soru. vahdettin'in dedesinin dedesinin fi tarihindeki dedesi, oğuz soyundan bile gelmediği halde meşru hak iddia etmek için kendisini öyle gösterip konmuş başa. bugünkü gibi insan hakları, demokrasi, özgürlük, milliyetçilik, halkçılık..vs. yok tabii, millet de bunu askeri gücüne de boyun eğip, okulun kendinden küçükleri döven serseri çocuğundan dayak yemiş gibi kabul ediyor. mesela ben şimdi kalksam, "arkadaş şu gördüğün tarladan başlayıp buralar hep benim, elimde de silahlar var, arkam da sağlam, yiyor mu?" diye sorsam kaçınız güler, kaçınız ciddiye alır, kaçınız bana karşı girişir?
vahdettin hain miydi? değildi. memleketi ingilizlere bırakıp gitti. ama yine de değildi. çünkü babasının malıydı. "memleket benim değil mi kardeşim? içindeki tebaa ile birlikte verdim gitti, kim karışır?" öyle değil mi? halk kuvayı milliye'ye kadar gözünü açmadı, halifemiz efendimiz padişahımız çok yaşa diyerek de meşru kıldı bunu. gerçi hala gözünü açamayanlar var. ışık kör ediyor olmalı.
araştırıp hain olmadığı kanısına vardığım sorudur. ülke bu durumda eline verilmeseydi her şey çok farklı olabilirdi. Atatürk'ün direnişi başlatmasına da yardımcı olmuştur.
yanlış bir soru. daha doğrusu anlamsız. hele ki bugünün şartlarında. her ne olursa olsun, devletini bırakarak ingiliz gemisiyle kaçması, bir osmanlı sultanına yakışan türden bir hareket değildir kesinlikle. mustafa kemali kendisi göndermişmiş falan, onları da geçiniz bir zahmet. ulan kendi gönderdiğin adamı niye öldürtmeye kalkışasın? hepsini geçtim, madem öyle bir şey var, neden anadolu hareketi başarılı olunca ülkeden kaçarsın?
kabul etmek gerekir. vahdettin, osmanlının son padişahı değildir. daha başa geçtiği andan itibaren sembolik bir değerden başka fazla bir anlam ifade etmemiştir osmanlı için. son günlerinde de savaşmak yerine kaçmayı tercih etmiştir. sultan abdülhamid olsaydı eğer, kesinlikle savaşmadan teslim olmazdı, bırakmazdı o sarayı. ama bir bakıma daha iyi olmuş ve sonunda cumhuriyet kurulmuştur. aksi halde biz de ırak, suriye gibi devletlerin kaderini paylaşabilirdik.
değildir efendim. adamın tahta çıktığı dönemi göz önünde bulundurmak gerekir. ilber hoca şimdi söz sizde programında konuyu çok güzel, basit bir şekilde anlatıyor. buyrun linkini şöyle bırakayım.