takımla antremanlara başlamıştır başlamasına ama kendisiyle ilgili ciddi endişelerim var. şöyle ki; henüz futbol hayatının başında bu kadar ciddi bir sakatlık geçiren bir futbolcu, bir daha cesaret edip topa girebilir mi; kaldı ki hepsinden önce uzun bir süre bırakın antreman yapmayı yürüyemeyen bir oyuncu eski hızına ne kadar zamanda kavuşabilir? ama beni asıl korkutan bunlar değil. uğur hırsıyla, galatasaraylılığıyla ve futbola olan sevgisiyle bunları aşabilir. bence asıl aşması gereken en büyük engel sağlık ekibidir. mübalağ gibi gelebilir ama sene başından beri doktorlarımızın 'şu tarihte antremanlara başlar' vaadi bir kez bile doğru çıkmamıştır.
sakatlanan bir futbolcu döndüğünde bir daha aynı yerden sakatlanmasa diyeceğim ki 'tamam tedavi süreci uzadı ama en azından sorunsuz döndü' öyle de olmuyor ki.
takımla antremanlara başladığı haberini aldığımız sağ bekimiz. az kaldı o sarı saçlarınla sarı kırmızı formanla seni sami yende görmemize ve tabi sabrinin zülmünün de bitmesine.
bir fenerli olarak kendisi özlediğim futbolcu. fazla bişi yapmasına gerek yok. iyileşince nasıl olsa sabrimizden formayı kapacak, 3 numarayı sırtına geçirecek. o sarı uzun saçlarla sağdan kopsun gelsin...*
yerde bi' tane sihirli lamba bulsam, içinden cin çıksa dese ki bana,
"söyle bakalım keraneci 3 dileğin nedir?" işte o anda kendi dileklerimin birinden vazgeçer bu aslan parçasına adarım. iyileşsin derim. futbola dönsün, hayatı bitmesin, parasını kazanıp evine ekmek götürsün derim. vallahi de derim. billahi de derim.
bugün -her ne kadar fotospor kaynaklı olsa da- sevindirici bir haber geldi. uğur'un şubatta sahalara dönme ihtimali varmış. bi ara futbolu bırakacağı söylentileri vardı bu haber gerçekten şu anda günümün neşesi oldu.
sirf galatasaray' a kiyak yapmiyoruz mesaji vermek icin o karli stadda konyaspor macini oynatan, ertelemeyen federasyonun kurbani olmus futbolcu. mutlu musunuz simdi, soyleyin mutlu musunuz?
o sahada maç yapılmaz adamların 3 gün sonra maçı var gelin erteleyin ikazlarına ragmen bazılarının güdümüne, doldurmasına gelen federasyonun katlettiği genç yetenek.
10 aydır sahalarda göremediğimiz içimizin gittiği adam. (bkz: kaptan)
söylentiler beşiktaşlı falan yönünde gelişmiş ama bu adam galatasaray geleneği ile büyüdü, başka takımda yapamaz. eskiden beşiktaşlı olsa bile artık galatasaraylı olmuştur.
2004 - 2005 sezonunun türkiye kupası finalinde, gheorghe hagi nin oyuna sonradan dahil ettiğinde ilk olarak izlediğim, sonrasında yanımdaki arkadaşa "bu çocuk ilerde türkiye deki en iyi sağ kanat olacak bak gör!" dediğim, eğer sakatlanmış olmasaydı, euro 2008 finallerinde beni haklı çıkarmış olacak olan futbolcudur. kayserispor da kiralık oynarken dönmesini dört gözle bekliyordum. hala dönmesini dört gözle bekliyorum, bekliyoruz...
performansını giderek arttırırken beceriksiz federasyon tarafından karla kaplı sahada oynatılan bir maç sonunda, 9 aydır oynayamayan genç yetenek. birşeylerin bedeli uğur'a ödetilmektedir.
velhasıl uğur, okur musun bilmem ama dönüşün beklenmektedir eski performansınla, kaldığın yerden. yüreğindeki aslandan bahsetmeye gerek yok, zira onun, sen oynamasan da farkındayız.
sakatlık belasından kurtulduğu gün sabrinin performansını ve skibbenin ne kadar iyi bir teknik direktör olduğunu bizlere sorgulatacak galatasarayın sagbeki.
geçirdiği sakatlık neredeyse bir trafik kazasına eş değer olarak gösteriliyor. buna rağmen, spor camiasında gerçek trafik kazası geçirip aktif spora dönen kişiler olduğunu biliyoruz. ilk aklıma gelen litvanya'nın pivotu robertas javtokas. buna mukabil diz sakatlıklarından gidiyoruz madem ki shabani nonda'nın ve shaun livingston'ın diz sakatlıklarını gördükten sonra uğur uçar'ın sakatlığının çoktan geçmiş olması gerektiğini düşünüyor insan. yanlış tedavi veya sahalara erkenden dönme isteği de uğur'u bu duruma getirmiş olabilir. gelelim gelecekle ilgili öngörümüze. sürekli bu hafta sahada yok 2 hafta kaldı gibi haberler duyacağız lakin uğur daha 21 yaşında yani çok uzun bir tedaviden sonra bile futbola geri dönebilir. kısaca tekrardan galatasarayımızda olmasını en içten şekilde diliyoruz.
sahalara bir daha dönmeme ihtimali olan futbolcu. korkunç bir haber bu!..
performansının zirvesindeyken soğuk bir konya akşamında sakatlanmıştı bu süper çocuk. umarım iyileşir yoksa sadece galatasaray için değil türk futbolu için büyük bir kayıp olacak.
fanatik derecede beşiktaş'lı olduğu söylenen galatasaray'lı futbolcu. efsanevi beşiktaş'lı feyyaz uçar'ın yiğeni olması da bu iddiayı doğrulamaya yeterli gözükmekte.
türkiye'deki en potansiyelli genç yeteneklerden birisi iken aciz federasyonumuzun saçma sapan bir kararı neticesinde oynanan buzda dans maçında geleceği kararmış aslan. aynı şey okan buruk'un da başına gelmiş, yine kalli'nin vizyona çıkardığı o genç yetenek şanssız bir şekilde bacağını kırmıştı. okan sonra iyi bir dönüş yapabildi (hoş, sonra papaz olduk kendisiyle gerçi ya), umuyorum uğur da bu günleri atlatıp 3 hafta sonra antrenmanlara, beş hafta sonra maçlara başlayacak, galatasaray'ın sağ bek sorununa serkan kurtuluş'la birlikte uzun yıllar derman olacak.
üç hafta sonra antremanlara başlayacağını öğrendiğimiz galatasarayımızın önemli oyuncusu. yeter gel artık diyoruz. paris hilton'u bile bu kadar özlemedik lan.