askerliğinin bitimine 6 gün kala, cezasının bitimine ise 2 saat kala diskoda (askeri cezaevinde) fenalaşarak komaya giren ve 80 gün sonunda hayatını kaybeden er.
o şehit sayılmıyor çünkü dayaktan öldü. onun annesi babası oğlumuz askerde vatani görevini yapıyor diye gururlanmıyordu çünkü. o gencecik yaşında dayaktan öldü. o 80 gün komada yaşam savaşı verdi. o'nun ailesine er ailesi olduğu için "sizler er ailesisiniz burda(misafirhanede) rütbelilerin aileleri kalıyor" diyerek başlarının çaresine bakması söylenmedi.
ne diyim lan ben. sizin bu hiyerarşik imparatorluğunuz er yada geç götünüze girecektir.
burası türkiye; geri kalmış, demorkasinin sadece kağıt üzerinde olduğu, halkının koyun gibi güdüldüğü, haklının güçlü değil güçlünün haklı olduğu bir ülke.. burada böyle işine gelirse...
askerde işkenceye maruz kalmış, katledilmiş genç adam.
yazacak birşey bulamıyorum gerçekten. zorunlu askerliği eleştirdiğimizde vatan haini oluyoruz ama, bakınız gencecik bir adamı döve döve öldürmüşler işte. orospu çocukları desem hafif kalacak.
edit: bari şu konuda ölü taklidi yapmayın amına koyayım!
askeri cezaevlerindeki "girişte dayak", "çıkışta dayak"la başlayan mevcut ama adı alenen zikredil(e)meyen birtakım "rutin"leri artık ciddi anlamda sorgulamak gerektiğini akla getiren isim.
