en insancıl uykusuzdur. karakterleri çoğu kez hayatta tutunamamış, yalnız, hastalıklı ama sevecen ve saf tiplerdir. çizim ve balonlarından humour fışkırmaktadır. tiplerine sarılasınız, onları teselli edesiniz ve arkadaş olasınız gelir. bir modern zamanlar tenkitçisi olduğu söylenebilir. yarattığı gülümseme çoğu kez buruktur, gözyaşı ile karışıktır.
son yıllar da, en severek, en beğenerek okuduğum çizer. evet umut sarıkaya da beni gülmekten öldürüyor ama bu adam benim için başka.
illa bir örnek vermek gerekirse
--spoiler--
basın açıklaması yapan şahıs eline bir mikrofonu almış, mikrofonda rtv yazıyor;
+ben bu kanalı biliyorum, çok tırt bi kanal.. aranızda en az maaşı bunun sahibi alıyor büyük ihtimalle.. kim bu mikrofonun sahibi.. sarı kazaklı, sen misin?..
-yoo, ne alakası var ya..
+ulan bak çekicem şimdi kabloyu, ucunda sen gelirsen ağzını burnunu döverim senin!..
-çek lan! korkmuyorum senden!..
--spoiler--
--spoiler--
Fırat gece vakti yatar ve uyumak için dua etmeye çalışır ve kendi kendine (aklımda kaldığı kadarıyla söylüyorum) sayıklamaya başlar uyumaya çalışırken
-bok, sıçmık.. töbe töbe ya. göt , sıç töbe töbe. bok göt sıç.. Allahım affet töbe ya göt
bok, boklu.. aa Töbe töbe..
*Allahın cezası saçmalamada yat..
-Aklıma geliyo tutamıorum kendimi. Bok töbe töbe, sıçmık göt..
--spoiler--
adetim olmadığı halde bu hafta çıkan uykusuzdaki * bir karikatürünü sözlüğe yazmadan edemiyeceğim süper karikatürist.
adam elinde bir kuşla eve gelir karısı yatmaktadır.
-gel şunu bi deneyelim, avcı-toplayacı atalarımız gibi ben eve avladığım hayvanları getireyim, sen de pişir. belki böyle mutlu oluruz, belki bizi s.kerten modern toplumdur.
+metin korkutma beni... sen nerden buluyorsun bu hayvanları her gün, başımız belaya girecek bak.
-ben ilişkiyi kurtarmaya çalışıyorum, sen neye takılıyorsun, var ya inanamıyorum sana......al pişir kadınım, hadi kalk.
yazınca pek komik olmadı ama cidden gözüm yaşardı okurken.
başarılı karakterler yaratan, esprileri son derece gerçekçi, sadece çizimleri karikatür olan mizahçı. fıratta masumane bir çocuğun hayatı keşfedişini, faik te son derece iyi niyetli, bir o kadarda dışlanmış bir işsizin hayata tutunma, insanlara kendini kabullendirme çabalarını görüyoruz. bu kadarı bile yetmez mi? ayrıca çizdiği karakterler son derece takıntılı ki, bendede böyle huylar var, arasıra kendimi görüyorum. kısacası son derece gerçek tipler yaratan çizer.
15 mart 2009 tarihinde yeditepe üniversitesine yaratıcı fikir üzerine seminer vermek icin gelecek olan uykusuz cizeridir.
sırf kitabımı imzalatmak icin cagırdım desem yalan olmaz hani.* http://www.beyin09.com/pg009.html
diş hekimliğini okuduktan sonramuayenesinde espriler düşündüğünden bu mesleğin ona göre olmadığını anlayan ve sonra mizaha başlayıp fırat ve faik'in tiplemesiyle insanları gülmekten yaran cesaretli bir kişilik.
-bilader arabanın götü kurtarıyo mu bi baksana..
-kusura bakma abi ben böyle bi sorumluluğu üstlenemem, hani kurtarır derim kurtarmaz size de mahçup olurum, hiç kimseye mahçup olmak istemem. ben böyle bi insanım, ne kimseye borcum vardır şu hayatta ne alacağım, temiz net bir hayat yaşarım. azıcık aşım ağrısız başım derim..
-lan tamam sus!..
-maaşım da var allah'a bin şükür!
silik tipleri süper tasvir eden karikatürist. yiğit özgür'ün yarattığı boşlukları iyi değerlendirmiş, uykusuz alma sebeplerinden olmuştur.
En büyük hayranlarından oldugumu düşündüğüm karikatüristtir.
Faik, Fırat efsaneleridir. Biraz derine inersek, Fırat bir 4-5 yaşlarında gerizekalı çocuktur.
Annesi ve hayalet arkadaşı ile yaşadığı maceralar çizilir.Bazen arada arkadaşlarıda kaynar. http://images.google.com....N&start=0&ndsp=18
bir karikatüründe 3-4 yaşlarındaki bir çocukla annesi arasındaki diyalogla gülmekten öldüren çizer. çocuk kanepede uykudan uyanmış annesi başucunda tv seyretmektedir.
çocuk: hı... sevimli zürafam cangi nerde anne? biliyosun o olmadan uyuyamıyorum...
anne: bırak allahını seversen. ikindiden beri ayı gibi uyuyosun sabah olucak nerdeyse...
çocuk: off, içim geçmiş lan. öğleyin yoğurtlu kızartmaya çok abandım herhalde brrb!.. uff midem sirke gibi olmuş, beni bi yarım saat sonra uyandırsana hafız...
anne:(düşünce balonu)iyice tiksindim bu çocuktan...
çizerken çok zaman kaybetmediğine inanıyorum. tiplerin hemen hemen hepsi aynı ve az detay içeriyor. buna karşın bence hala göze hoş geliyor.
espriler sağlam o ayrı.
bu arada uğur gürsoy'un taa eski karikatürlerine baktığımızda zaman zaman faik'i görebiliriz. ama sakalı şimdiki gibi değil daha kısaymış o zaman.
faik gibi bir karakteri bizlere kazandırıp yarım yarım yardırmış, karikatürlerindeki tiplemelerine hasta olunası insan evladı. kocaman bir kafa aradan görünen iki diş, tombulcana suratlar... iyidir iyi.
bugun beyoğlu'nda bir mekanda* çay içerken bir kaç masa yanımızda da uğur gürsoy çay içiyordu. arkadaşlarıma "bakın bu ugur gursoy" dedim, hepsi ismini duymuştu ama görseler tanıyamazlardı tabii ki, şaşırdılar tanımama. daha önce sitelerinde birkaç fotoğrafını görmüştüm oradan tanıdım ben de, yoksa ne işim olur.
bu hafta büyük olasılıkla tatilde olduğundan eski işleri yayınlanmış çizer. gene de güldürmüştür, zira o karikatürleri gerçekten güzel bir taddadır. ancak özletmiştir kendini gene de bu haftada.