sonsuz dileği olup da bıkmadan, usanmadan gerçekleşeceğini umut eden insanı bundan daha iyi tanımlayan bir şarkı olamaz herhalde.
insanı çoook uzaklar alıp sürükleyen, gecenin bu saatinde defalarca dinlenmesine rağmen hala da dinlenen şarkıdır. bu gece mediaplayer replay yapmaktan sapıtmazsa iyidir..
vega'nın 2005'te piyasaya çıkan albümü hafif müzik'teki altıncı şarkıdır, üzücüdür tarafımca.
şöyle ki: yağmurda sevgiliyle yürümeyi çok seven ben, msndeki arkadaşıma; ''elini tutacağımız bir sevgilimiz bile yok, n'olcak halimiz lan'' diye serzenince gönderdiği şarkı.
teselli mi etti, umudunu kaybetme mi yoksa kaderine mi ağla dedi anlamadım sözlük ama şarkıyı da çok sevdim, çok özdeşleştirdim kendimle.
dileğini tutmuş
sayar sonsuzdan geri
yanarken yanakları
üşürmüş elleri.
aşkın tarifinde yer alması gereken 2 durumu anlatan şarkı.
birincisi umutsuz fakat vazgeçmiyecek kadar çok seven,
ikincisi ise aşık olduğunuzda yaşadığınız durum, mümkün müdür başka bir koşulda yanaklarınız ateş atarken ellerinizin buz kesmesi.
bir şarkıdan çok daha ötesi ve fazlası olan parçadır. Akşam akşam nerden hatırladıysam aklıma girmiş, çıkmamakta ısrar etmektedir. hele ki benim gibi dertliyseniz, özel hayatınız alt üst durumdaysa üstüne bir de bunu dinlerseniz bir tür golden shot yapmış olursunuz! Deniz'in "Dileğini tutmuş sayar sonsuzdan geri" deyişi insanın içine işlemektedir. Sözleri çok ama çok güzel olan parçadır.
"dileğini tutmuş sayar, sonsuzdan geri
yanarken yanakları üşürmüş elleri
dönebilsen, bakabilsen geri
unutmuştun, hatırlarsın belki ismimi
yağmurlar yağdığında biri geçerken yanından ellerine tutunur
yağmurlar durduğunda biri kaybolur aniden, bilerek unutulur"
bir diğer vega depresyonu için : (bkz: elimde değil)
karanlık bir masalın şarkısıdır ve daha ilk sözcüklerden kendini ele verir.
"bir sen varmışsın
ve biri istiyor seni
karanlıkmışsın
onun uçları kırık saçları gibi."
hakkında yazılanlara şöyle bir göz gezdirdim de sözlük yazarlarının favori dizesi "dileğini tutmuş, sayar sonsuzdan geri" olsa da her satırın anlamı apayrı koyar insana. üstelik bunun için eski/yeni/özlenilen bir sevgiliye de ihtiyaç yoktur ki şarkının hipnotik etkisi de buradan kaynaklanır.
"yanarken yanakları
üşürmüş elleri
ah* dönebilsen,
bakabilsen geri
unutmuştun,
hatırlarsın belki ismini."
hani hayatının bir yerine çok tutundurmaya çalışırsında beceremezsin ya işte öyle bir şarkı. en azından benim hayatımda. sen söyle karadabalik neresinden tutunalım bu şarkıya.