kafaya bir şey takıp onu gerçekleştirmek için gece-gündüz, dur-durak bilmeden eşşek sudan gelene kadar çabalamak, ve asla yılmamaktan geçer. genetik miras sürpriz yapmazsa tabi.
Genetik ve şanstır efendim.Eğer dedeleriniz 90-100 ananen babaannen 85-95 yaşamışsa seninde o kadar yaşayacağın tahmin edilebilir.Ama gidersin bi araba çarpar ölürsün o zaman deden bin yaşasa fayda etmez işin şans kısmıda o oluyor.Mesela benim hem dedem hem babaannem 71 yaşında beyin kanamasından gitti,en büyük halam 71 yaşında beyin kanamasından gitti.Bu tesadüf mü?değildir.
Öncelikli koşul; güzel, yaşanılabilir, yaşam standartları yüksek, insan canının önemi olan bir ülkeye gidiyorsunuz, macera burdan sonra başlıyor.
Öncelikle sağlıklı yaşama ayak uydurmalısınız, tüm zararlı alışkanlıklardan kurtulun: (sigara, alkol, madde, düzensiz uyku vb.)
Daha sonra, beslenmenize çok dikkat etmelisiniz, burda dikkatten kastım şudur; sabah kesinlikle doyurucu protein ağırlıklı, öğlene kadar yaşam enerjinizi üst düzeyde tutacak bir kahvaltı, daha sonra güzel karbonhidrat ve protein ağırlıklı bir öğlen yemeği ve aynı şekilde bir güzel akşam yemeği(her metabolizma için farklıdır, normal metabolizmaların yediklerinden bahsediyorum)tabi bunun yanında vitamin ve mineralleri de aksatmamak gerekli.
Kısaca şu şekilde;
1)Makarna, pilav, ekmek
2)Sebze ve meyve grubu
3)Süt, peynir, yoğurt grubu
4)Et, Balık, Yumurta, Kuruyemiş
5)Katı, sıvı yağlar, tatlılar (çokta önemli değil)
Beslenmeden sonra gelen en önemli şey ise zinde bir vücut, bunun anahtarı ise spor.
Herhangi bir dala kendinizi adayın ne ilginizi çekiyorsa ve devamlılığını sağlayın en önemlisi de bu.
Zinde bir zihnide unutmamak gerek, kendinize küçük oyunlar hazırlayın, bulmaca çözün, kitap okuyun, farklı bilim dallarıyla ilgilenin,
(Bulmaca çözen beyinlerin daha az alzheimer'a yakalandığını da not düşelim)
Ek notlar;
1)Hayatınızı olumsuz etkileyen insanlardan uzaklaşın bu olmuyorsa daha az dinleyin.
2)Kimsenin sizi yönlendirmesine ve emir vermesine izin vermeyin.
3)Biraz daha özgür olun, canınız ne istiyorsa onu yapın.
4)Zamanı unutmayın, zamanlı ve planlı yaşayın.
5)Her ne kadar zor olsada kendinizi sürekli mutlu hissetmeye çalışın, kendinizi mutlu eden şeyler yapın, sizi mutlu eden şeyler yiyin, ihtiyacı olanlara ihtiyacı olduğu konuda yardım edin.
6)Dünyanın bazen gerçekten güzel ve yaşanılabilir bir yer olduğunu düşünün, hiç bir şeye kötü tarafından bakmayın, bardağın hep dolu tarafını görün, o bardak hiç bir zaman boşalmasın.
7)Sevdiğiniz insanlarla olun, onları yalnız bırakmayın, sizi yalnız bırakanları sizde kendinizden mahrum bırakın.
8)Arada bir kendinize süprizler yapın, gidin bir lunaparkta çocuklar gibi eğlenin, paraşüt yapın, dağa tırmanın, hiç biri olmuyorsa mahalle parkına gidip sığabileceğiniz bir kaydıraktan kayın.
9)Aşık olun, pilotonik bir aşksa bu boşuna uğraşmayın bırakın gitsin sizden önemli biri olamaz bu hayat sizin unutmayın.
10)Her zaman hayal edin ve hayal ettiğinizi gerçekleştirin unutmayin uzun yaşamanın sırrı bu entry de değil sizde tam kendiniz de beyninizde, orda duruyor, düşünmeyin, uygulayın.
dünyada yaşamak değildir. dünyayı yaşamaktır. lakin bu gün günümüzde insanlar bir kaç kuruş bir şeyler kazanmak için belli saatlerini işte, işte çalıştığı süre boyunca evlilik, ev veya araba için çektikleri kredileri ödemekte. ödedikçe aynı döngüde devam ederek mutlu olmayı hedeflemekte. aslında açık bir hapishaneden farksız bir hayat hep bir bağlılık ve sonunda bazen pişmanlık, bazen kabullenmişlik. bence bu tür yaşam tarzı çok çabuk çökertebiliyor insanları. 25 yaşında 35 gibi davranan adamlar, kadınlar biliyorum. her bişeyi bir kenara bırakıp bir çeşit survival tarzda yaşayan, izlediğim takip ettiğim kim varsa sağlıklı enerjik ve mutlu. bazen düşününce aslolanın dünyada yasamak için 50 tane sorunla ugrasmaktansa tek bir derdi yaşamak olan bir insan daha sağlıklıdır. gezerek, görerek, öğrenerek kalıplarda pişmeden evrensel görüşe açık ve bağlı olmadan yaşamak bence en güzeli umarım ben de bir gün bu olacağım.
Cengiz han tüm dünyayı fethetme hedefine ulaşmasına ömrünün izin vermeyeceğini bildiğinden kimi bulduysa ömrünü uzatmanın veya ölümsüzlüğün sırrını sormuş ve cinselliğin ömrü uzattığına dair pek çok bilgi almış. Bugün dünyadaki her 200 insandan birinde kendisinin genleri bulunur. Ama yinede hedefine ulaşamadan ölmüş.
Herkes bilseydi sır olmazdı değil mi.