3 sene. tam. biteli 2 ay oldu. tüm dünyanın acısı ve yükü omuzlarımda şimdi. olmuyor be kuzu. çok acıyor ulan işte çok. kanıyor sürekli kalbim. nefes alamıyorum.
Insanın ağzına sıçan durum. Aramak istersin arayamazsın , özlersin yanında yoktur ve hiçbir zaman gelmeyeceğini bilirsin. Nasıl toplayacağınıda bilmezsin. Mal gibi kalırsın.
ne denersen dene, ne yaparsan yap her şey onu hatırlatır. sürekli onu düşünürken bulursun kendini. alakasız şeyler, hiç ilgisi olmayan şeyler bile onu hatırlatabilir. uzun bir süre böyle geçecektir. zamanı kişiden kişiye değişir. elinde sonunda geçse de uzun süreli bir ilişkiydi sonuçta, iyi kötü her anın onlaydı. her şeyden öte bir alışkanlık olmuştu. onu en iyi sen tanıyordun... ve bu durum insanı düşündürür. gerçekten vazgeçmeye değer mi diye...
ilişki kötü dahi gidiyor olsa, ayrılık sanki en güzel anında yakalamış gibi hissettirir insana. Özlersin, alışkanlıkları, yaşananları belki de yaşanamayanları. Uzunluğu kişiye göre değişse de ilk an hayatına nasıl devam edeceğini bilemezsin. Elin ayağına dolaşır. iki kişilik hayallerine tek başına sığamazsın.
ilişkiye başlanır, sevilir, hoşlanılır, kavgalar başlar, soğulur, ayrılır.
uzun bir süreç bu..
2 yıl, 3 yıl, 4 yıl, 5 yıl...
x ile y buluşur, ayrılmak için... suratlar asıktır, neyse efendim burası önemli değil... ve her şey biter.
eve girersin ya..
kapıyı kapatırsın ya..
sırtını kapıya dayayıp, kafanı kapıya vurarak ağlamaya başlarsın ya... 2-3 ay değil ha, uzun bir süre... Gidersin, elini yüzünü yıkarsın oğlum kendine gel dersin.. Sonra amına koduğumun dünyası her yerde onu karşına çıkarır, çay koyarsın bir bardak, aklına onun o bardaktaki çayı üstüne döktüğü an gelir, dişlerini fırçalamak istersin, diş fırçan senin gibi değil ya.. ayrılamamıştır o sevgilinin diş fırçasından. o diş fırçası dalga geçer seninle. Sen artık karşıma çıkma yeter dedikçe; her şey onu karşına çıkarır. unutamam sanırsın. ama unutacaksın. biraz acı vericek ama, zaman ilaç olacak sana..
Ne yalan söyleyeyim odanızı biriyle paylaşıyorsanız gece mesajlaşırken ışık olmasın diye yorganı/pikeyi kafaya çekersinizde sonra nefessiz kalınca o örtüyü açarsınız ya, böyle bir serinlik, ferahlık hissedersiniz. Tıpkı öyle hissettirir insana.
yorar.
çünkü siktiğimin bilgisayarındaki bütün fotoğraf klasörlerini temizlemeniz gerekir.
saatler hatta günler sürebilir bazen.
bitmesi değil de,
ayrıntılar yoruyor hocam.
taşınırken en boktan şeyin, koca koca eşyalar değil de, küçük zımbırtılar olması gibi.
Microsoft'un geri sayımından beter bir iyileşme sürecini barındırır. Tam kalan süre 3 saniye yazarken birden aylar hatta yıllar belirir. Buna bir şarkı, bir film, bir park hatta lezzetsiz bir yemek bile sebep olabilir. Akla gelecek tek bir anı bütün bir ilişkiyi trt'nin derbi geniş özetleri gibi zihninizde gereksizce dolaştırıp durur. Size gülüşünün, dokunuşunun bir başkasına verilmesi ihtimalini düşünmek ise ölümden beterdir. Bu durumda yapılabilecek en büyük hata çözümü alkolde aramaktır. Ayrıca çivi çiviyi sökmese bile iyi kötü yerinden oynatır.