Eğer özlemişseniz soğuk davranmanıza ve aman hemen olsun bitsin gibi aceleye getirmenize sebebiyet verir fakat òzlemişseniz akşama kadar konuş konuş bitiremezsiniz.
iş çıkışı evime dönüyorum eskiden allahın her günü bizim evden çıkmayan akşam yemeklerini bile bizde yiyen adamdı bu. karşılaştık işte hadi bir şeyler yapalım diye ısrar etti eskiden kalma sağlam muhabbetimiz var kıramadım keşke kırsaymışım amk en sevmediğim insan modeline dönüşmüş samimi olduğumuz dönem ailesinde işleri falan kötüydü az buçuk birikimleri var orta gelirliden çok kazanıyorlardı genel olarak ama babası hep sıfırda zaten. şimdi durumu toparlamışlar kafeleri baya işlemeye başladı cebi para gördü haberlerini alıyordum arada sevinmiştim ama adamın karakteri değişmiş be. para pul meraklısı aklı fikri kızlar artı uyuşturucu olan bir mala dönmüş. pek farkında değildim ama ben bunu hep toparlıyordum onu içemezsin kanka derdim izin vermezdim o piçlerle takıla derdim kırmazdı beni şimdi uzaklaşınca biraz çevresi de değişmiş. hiç o eski kardeşim dediğim adamdan eser kalmamış. bir zamanlar çok delikanlı çocuktu sadece piçliği vardı yüzünde söylerdim her hatasını şimdi lavuğun teki olup çıkmış. para bazı insanları bozuyor amk.
Bazen tesadüf eseri denk gelmektir.
Karşılaşınca bir afallama olur ve selam vermeye çekinirsiniz.
"ya o benden daha iyi durumda ise, ben onun karşısında kendimi başarısız hissedersem"
Diye düşünürsünüz.
Aslında Aradan yıllar geçtikten sonra konuşacak bir şeyde kalmıyor pek. Hayat herkesi farklı bir yere sürüklüyor.
pandemi zamanı lise mezuniyetimizin 20. yıldönümüne denk geliyordu. bir iki kişiyle görüşüp buluşma düzenleyelim diye düşündük. özel sayfalar açtık sosyal medyada. katılım 30 civarıydı, geri dönmeyenler ve bulamadıklarımız oldu. her gün hatırlatma yaptım, öneri istedim, kimse oralı bile olmadı. ben de iptal ettim.
babama söylediğimde '' o insanlar lisede tanıdıklarınla aynı değil, böyle düşünürsen iyi olmuş '' dedi. düşündüğümde gerçekten öyleydi. herkes farklı yönlere, bazıları yurt dışına gitmişti. kardeşimle aynı lisede okuduk, onu takip edip beni takip etmeyenler var mesela. işi gücü, çoluğu çocuğu olan var. insanlar değişiyor da, olumsuza evrilmiş olabilen var.
mesela sıra arkadaşım ve ön sıradakilerle yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi. sıra arkadaşım sosyal medyada bile yok ve nerede olduğunu bilmiyorum. önümdekilerden biri beni sosyal medyadan neden göstermeden çıkartıp ülkeden ayrıldı, başka arkadaşlarımla görüşüyormuş, artık umursamıyorum. sadece evli, çocuklu, zeki ve dost dediğim adamdan haberim var onunla da ayda yılda bir görüşüyoruz.
diyeceğim o ki bazen geçmişin geçmişte kalması daha iyidir. güzel anıları akla getirin ve başka bir şey aramayın. mutlu olmasanız da hayal kırıklığına uğramazsınız en azından.
6 yıl aradan sonra Polatlı da acemi birliğinde askerlik yaptığım devremle buluşmak nasip oldu. istanbula geldiğini görünce gerçekten mutlu oldum ve buluştuk. Eskileri yad ettik tekrardan yaşadık o günleri. Askerlik arkadaşı gerçekten başka insan o günleri özlüyor bazen. Askerliğin belki de en sevilir yanı yeni arkadaşlar kazanıyor olunması.
aniden bir yerde o arkadaşa rastlamaktır.
ilk önce birbirinize tedirgin şekilde bakarsınız. Ama burada asıl merak edilen şey:
"ulan bu adam benden daha iyi şartlarda mı yaşıyor? Neler yapıyor? Kaç para kazanıyor?"
Akabinde daha az para kazanan ve durumu daha kötü olan kişi, diğerine yapışmaya başlar. Ondan yardım ister, anlamsız beklenti içine girer:
aga görüşelim yaa... Arayı soğutmayalım. swh.
az iletişim kurduğum sıradan bir arkadaşımsa muhabbet eder geçerim ama yakın bir arkadaşsa ve uzun süredir görüşmediysek mesafeli bir sohbet olur ve uzun süre daha görüşmeyiz. (bkz: artık sende herkes gibisin)