kimi zaman insana -bıktım artık, kestiriyorum ulan bugün. dedirtebilen, ama yine de kişinin sabretmesi, alışması gereken zorluklardır. bir anlık öfkeyle berbere ya da kuaföre gidip sonradan pişman olunacak bir harekette de bulunulabilir zira; hele o saçın ne kısa ne uzun olduğu zamanlar... sabır...
saci uzatirken yasanan, ara donem problemidir. sac ne toplanir ne de acikken bir seye benzer, ama genelde bu 3-5 aylik sure atlatildiktan sonra, tadindan yenmez. her turlu rahatlik ve ozgurluk hissini size verir.
9 yildir, muhendislik fakultesini de rahat rahat biterecek, onemli sirketlerde hem muhendis, hem de yonetici olarak calisacak kadar , sorunsuz bir yoldasim olmustur. *
kim ne derse desin, tum kizlarda uzun saclari erkeklere ic cekerler. hele adam gibi saclariniza bakiyorsaniz, duzenli bir hayat yasamayi basardiginiz taktirde hic bir dezavantaji yoktur.
yine de ortamina gore, tiki ciks ablalarin doldugu yerlerde, gecelik is atma oraniniz fazla yuksek degildir; ki bunu umursuyorsaniz, evet bir dezavantaj olarak yazabiliriz. **
dudağınızda parlatıcı varsa rüzgarda uçuşan saçlar dudağınıza yapışır.
banyodan sonra kurutması zor olur.
saçlar uzun ve dalgalıysa fön çekmek saatler sürebilir.
denize dip dalıp artistik puan yapmaya çalışırken, sudan çıkışta ıslanan saçların yüzü örtmesi. ahtapot gibi yapışan saçları yüzden kovalama çabası, çabaladıkça bir komiklik, komik havayı dağıtmaya çalıştıkça, bir rezillik, bir palyaçoluk, özgüven kıyımı..
"aman banane be" deyip bir gurur yapmaca falan karmaşık duygular..
- gece yatarken açık bırakamamaktır.
hele de yazları her yerinize dolanır, karışır, yatak saç dolar, terlersiniz, uykudan uyanırsınız, küfredersiniz, bir toka bulur tepeden topuz yaparsınız bu sefer de uzun süre saçı toplamanın saçların ağzına sıçtığı gelir aklınıza, yine küfredersiniz.
- bir kere boyadıysanız sürekli boyama ihtiyacı hissetmektir, çabuk uzayan saçınız varsa 20 25 günde diplerden çıkar, kızıl yada sarı gibiyseniz zaten battınız, o bir santim çıkan saç boyası direk kezban damgası yemenize sebep olur, sürekli saç boyanınca yanar, aa ne oldu siz yine küfür ediyorsunuz.
- milletin 10 dakikada çıktığı banyodan 2 saatte çıkmaktır.
ucunu temizlesen dibi köpüklü kalır, krem koysan bile açılmaz, her yeri iyice temizlenene kadar yarım şişe şampuan gider, ağlasanız yeridir.
- taramaktır.
dalgalı saçınız varsa, o saç en az 3 saatte taranır, kurutması derttir de taramak resmen işkence. doğru düzgün taranmazsa bilen bilir böyle yumak gibi bir şey oluşur, kolay kolay da açılmaz, kestirmeye kadar gider. hayata lanet ettiren anlardan biridir.
- dökülmesidir.
uzun saçın en büyük derdi hiç şüphesiz ki bu. yere dökülür, banyo giderini tıkar, yatağa dökülür, çamaşırına yapışır çamaşır makinesinden çıkar. bundan daha acı bir şey varsa o da dökülen saçları gören annenin feryatlarıdır.
özetle, kimse saçını uzatmasın. erkekse 2 numaraya vursun, kızlar da omuzlarından aşağı indirmesin.
1. yıkaması derttir, kökleri ayrı şampuanlarsın, uçları ayrı. aksi halde köpürmez zaten.
2. kurutması derttir, kurutma alışkanlığın yoksa sinüzitin mutlaka vardır. ayrıca sık sık hasta olursun.
3. bakımı derttir.
4. fön çektirmek kimi insanlar için 10 dakikalık eylemken, seninki 40 dakika sürer.
5. bildiğinin aksine saç çok uzunsa topuz vs. tutmaz.
6. 1000 ml syoss marka şampuan 1 hafta gider
7. elidor saç kremi 2 hafta gider.
8. düzleştiricinle uğraştığında kan ter içinde kalırsın.
9. su faturası 90 tl' den aşağı gelmez ve annenden fırça yersin.
kısa saça nazaran daha çok dökülür. kurutma makinesi ile kurutulmadığı takdirde migren gibi hastalıklara yol açabilir yada benim gibi üst solunum yollarınız biraz hassassa yazlı kışlı hapşurursunuz. yazın bakımu zordur, güneş. deniz gibi faktörlerden çabuk yıpranır. yağlı saç derisine sahipseniz ve saçlarınızın sönmesini istemiyorsanız şampuan seçimi sizi epeyce zorlar.
hergun bi sekil vermek zorundasindir, bunun icinde surekli duzlestirici, masa gibi sac yipratici urunler kullanman gerekir, bunlarda saci cok yiprattigindan parani surekli sac bakim urunlerine akitirsin. saci durulamasi, kurutmasi, sekil vermesi derken su ve elektirige yuklenirsin. sac urunlerin cabuk tukenir 2 haftada bir sampuan sac kremi ve maske almak zorunda kalirsin. disari cikarken bi topuz yapiyim kolay yoldan dersin ve asla evde otururken yaptigin gibi guzel olmaz ve ayna karsisinda cildirirsin. yazin sicakta enseni pisirir bunalirsin. kuafore boyatmaya gidersin kisa sacli ablalarimiz kardeslerimiz 50 80 lira arasindaki bi tutara isini gorurken sen 90 150 lira arasi bi fiyat odersin bu da tabi mahalle kuaforu icin gecerli bir tutardir. kavga etsen karsindaki direkt elini sacina dolar bitersin. hem maddi hem manevi sac uzatmak zor istir.
kanımca en kotusu klasik bir goruntuye sahip olmaktır. kulak hizasinda kut saclar ya da meg ryan modeli, bunlarin havasina asla ulasamaz uzun sacli biri. benim gibi kısa sacin asla yakismadigi biriyseniz sizi derinden yaralar.