büyük bir boşluk, sessizlik, sonbahar, karanlık. düşmüş yapraklar, kurak topraklar ve değen kırmızı kar taneleri. böyle geçer ilk gün böyle geçiyor... susmak istiyorum sadece.
Küçükken çikolatan bitince, yeni aldığın dondurma yere düşünce nasıl ağlarsan öyle ağlarsın.
ya da yeni bir oyuncak aldığında nasıl sevindi isen öyle sevinirsin.
ya yüreğin buz tutar o gün
ya da kalbinde kelebekler uçuşur.
o ilk gün milat olur bazen
bazen ölüm olur.
o kadar saçma bi gündür ki, birbirlerini çok iyi tanıyan iki insan birbirlerini tanımamazlıktan gelir. o gün sanki o kişi ölmüş gibi hayatından bir anda çıktığında tarif edilemez bi boşlukta olursun. biraz pişmanlık dolu, biraz da hüzünlü bi gündür. yapılması gereken o kişi hayatına girmeden önce nasılsan öyle devam etmektir.
pişmanlık vardır. yaşananlar akla gelir sevgiliyle kısa iki üç cümleden oluşan mesajlar atılır. sonra büyük bir üzüntünün belkide yürek acısının suskunluğu sarar etrafı. geri dönüşmü imkansız gözükür. çünkü artık devrilmiştir domino taşları o kadar emeğe sabıra rağmen yıkılır her şey. son söyleyeceğim şey ise sen artık bir teçrube almışsındır bu olaydan bu da sona ömrünün sonuna kadar yeter. hadi sağlıcakla.
Bir boşluk hissi oluşur. Sanki o olmadan olmayacakmış gibi hissedilir ama yanlış olduğu kısa sürede anlaşılır. Kimsenin vazgeçilmez olmadığını anlarız. O bizim için sadece bir alışkanlık olmuştur. Alışkanlığımızı bıraktığımızda huzuru buluruz ve rahatlarız.
zaman zaman merak edilendir. gözünüzü beraber açtığınız insanla ite kalka ona zaman geçirdiniz. aşkınız, sevginiz, sadakatiniz ve tutkunuzla bir çok zorluğun üstesinden geldiniz. acı tatlı başınıza ne geldiyse hepsinde beraberdiniz... teoride onsuz yaşayamayacağınızı düşündüren yıllar aktı geçti... peki gerçekten bedenen ya da ruhen onun hayatınızda olmadığı bir günü hayal etmediniz mi hiç. belki ufak bir tartışmada belki şiddetli bir kavgada ya da vermen gereken hayati bir kararda... o olmasa daha kolay olacağını düşünmediniz mi?
ben düşündüm ve belki de ömrümün sonuna kadar milyarlarca kez düşüneceğim. sadece düşüncemde kalmasını umarak...
midenize şahane bir yumruk indirilmiş gibi hissedersiniz. fiziksel acı söz konusudur. hele bir de hala seviyorsan dostum, otur ağla en güzeli. giden gitmiştir.
biten ilişkinin durumuna göre geçecek olan gündür. siktir git diyerek ayrılmakla olmuyor, ayrılmak zorundayız amına koyayım demek arasında büyük bir fark var sonuçta. ama yine de ilk gün en sikindirik günlerden biridir. zaman geçmez, kafa doludur, durduğun yerde kendini sikesin gelir. aşkın ızdırabını sikeyim.
hiç yaşamadığım, başıma gelmeyen ve gelmesini istemediğim gündür.
insanlar uzun yıllardan bahsediyor, 5 yıl, 7 yıl, 10 yıl. yahu bu nasıl birşey diyorum? 7 yıl aşık kalınmıyor elbet ama alışıyor insan diyor yaşayanlar. bir de kendimi düşünüyorum, bir insana 1 yıldan uzun süre boyunca aşık kalamıyorum diye.
tarif edilemez, garip bir his kaplar insanın içini sanki memnunluk, sanki huzur, sanki rahatlık ama en önemlisi de büyük bir boşluk her an bir yerlerden düşecekmiş gibi olur insan...
