Bir kıssa paylaşayım ;
60 yaşında bir çifti genç bir delikanlı görüyor, amca nineye yüzmeyi öğretmeye çalışıyor. Sonra amca delikanlının yanına oturuyor, öğrenecek diyor. sohbet ilerliyor, delikanlıya anlatıyor ; gençliğimizde dubalara kadar yüzmüştüm, bir daha bensiz gidersen, küserim dedi. 30 yıldır gitmiyorum.
verdiğiniz sözleri tutmaktır... Vicdanızın öğrencisi olmaktır, en başta.
Bir tarafin mecbur olması eli mahkum yürütmek zorunda olması ezilmeyi kabullenmis olması çocuklarım hatrina olması et tırnak haline gelmiş olmak bunun gibi pek çok sebrbtir.
onca beraber geçen yıllardan sonra "heyecan bitti" dememek.Kaç yaşına geldiniz halen liseli aşıklar gibi heyecan arayıp onu görünce kalbinizin küt küt atmasını mı bekliyorsunuz? Onu olduğu gibi sevmek, kabullenmek. Biri bağırırken diğeri susacak o da aynı şekilde sesini yükseltip karşılık vermeyecek. Haklısın özür dilerim de sarıl, seni seviyorum de ortamı yumuşat.
cevremdekilerden gordugum kadariyla hep bi tarafin alttan almasiyla olusan sirdir. ex yengemden ornek vermek gerekirse dayimla her kavgasinda olayi daha da buyutmek icin elinden geleni yapardi. dayim da az degildi. sonuc ayrilik. ama baska yonden kendi anne babamin iliskisinde ise bi taraf gururunu siktir ediyor digeri icin kul kopek oluyor. kavga da digerinin onu affetmesiyle bitiyor. terazi hesabi evlilik hep bi dengede olmak zorunda. bazi seyleri sineye cekip gormemek daha saglikli. kadin veya erkek bu dengeyi korudugu takdirde evlilik uzun omurlu olur.
