herkesin uzun cümle kurabilme kapasitesi olmadığı gerçeğini düşünürsek bir nevi ayrıcalıktır uzun ve düzgün cümle kurmak . zira anlamı bozmadan uzun cümleyi bitirmek zor iştir vesselam. ancak, kimileride uzun cümle kurayım derken asıl demek istediğini karşı tarafa aktaramaz. aksine cümleyi bitirdikten sonra ne demek istediğini kendisi bile anlamaz. ve bunu yapamadığı halde uzun cümle kurmaya devam ediyorsa bunu mallık olarak ifade edebiliriz.
marifet olmasa bile bazen bir şeyleri tanımlamak için öyle bir cümle kurmak gerekir ki cümleyi kurduğunda karşısına geçip bir bakarsın "oha naptım lan ben" diye. yazarkende baya kasılır insan kelimeleri bağlamak için birbirine. biraz yetenek gerektiren bir şey kanımca. tabi en güzel kısa ve net yazmaktır. okunmuyor yoksa.
uzun cümle kurmak, yekten tek aciyla degerlendirilemez. adam kafasi karisik birisidir, konuyu bir türlü toparlayamiyordur, ister istemez uzun cümleler uzar. ya da kafasi cok iyi calisir, bir seyden bahsederken, bir sürü baska ekler de gelir aklina, onlari da yazmadan icine sinmez.
cok uzun cümleler kuran büyük yazarlar vardir. thomas mann ve dostoyevski aklima ilk gelenlerdir. mesela atatürk ün nutuk´taki cümleleri genellikle cok uzundur, savaslarla ilgili seyleri anlatirken yazdiklari bütün bir paragraf uzunlugunda cümlelerdir. episod´lar virgüllerle ayrilmistir. churchill in 1800 sayfalik "ikinci dünya savasi" isimli kitabindaki cümleler cok uzundurlar.
anlatacagi konu cok olan adam uzun cümle kurar. anlatacagini anlatamadan "uzun cümle kurmayayim" diye konuyu yarida kesmez. sözlükte de kafasi cok iyi calisiyora benzeyen bazi yazarlar vardir, bunlar konuyu iyice aciklayabilmek adina uzun cümleler kurarlar.
bence anlatmak istedigini anlatabildigin ve okuyan da oldugu sürece, uzun cümle kurmanin bir yanlisligi yoktur.