melek mi şeytan mı veya cin mi yoksa uzaylı mı yoksa hepsi birden mi oldukları konusunda tartışmalar çıkması ve milletin birbirine girip bu fikirlerin hepsi için ayrı ayrı vekiller belirlemesi sonrasında uzaylıların artık ülkedeki tüm zıtlaşmalara farkında bile olmadan alet olmaları.
-üzerlerinden para çıkmayınca değnekçiler ufoyu çizer.
-türk konukseverliğini göstermek isteyen kişiler tarafından ağızlarına sarma tıkılır.
-hemen bütün küfürler öğretilir. hadi amcaya pezevenk de nidalarıyla rezil ederler.
-hafif meşrep bir uzaylı dişi kocaya kaçar.
-uzaylılara zorla sigara içtirilir.
-uzaylı liderler için devlet erkanı seferber olur. cumhurbaşkanımız o güzel ingilizcesiyle how are you diye hal hatır sorar. hatta ingilizcedeki space kelimesinden hareketle eşşek sıpası diye dalga geçer.
-uzaylılar bizi anlıyor mu anlamıyor mu demeden şanlı tarihimiz anlatılmaya başlanır (bizde bir fatih vardı. yaşasa hepinizi kellesini alırdı şerefsizim)
Buraya yerleşmeleri durumunda direkt asimile. Zira baskın, Çarpık, bir anda birlik iÇinde mutlu, genelde mutsuz karakterimiz salağa Çevirecek onları iÇimize Çekeceğiz. Tabi bu işin sosyal bakış aÇılı kısmıdır.
tecavüze uğrarlar. ardından doğurması için devlet erkanı tarafından psikolojik baskıya maruz kalırlar. nihayetinde silivride dünyaya mukavemetten çürüyüp giderler. evet
uzaylıyla halay çekmeyen adam değildir lan... Fasıl yapıp halay çekmeden geri göndermem onu... Bir de türk adetidir; askerden gelen içe kaçan düğmeyi çıkarmaya götürülür, uzaylı kardeşimizi de bir kıyağımız olur yani
Uzaylilara Turkiyemizi temsil etme gururunu tasiyan yurdum insanı uzaylilarla selfie cekilir, kahveye buyur edilir,aksam yemegine cagirilir, yatiliya davet edildigi evde cocuk odasindan postalanir, oda uzayliya hazirlanir. Gidecegi vakit uzaylı misafirimize azık hazırlanır ve arkasından su dökülür.