uzak mesafe ilişkisini üçle toplayıp beşle çarpar.
uzak mesafe ilişkisinde gittiğiniz vakit sevgilinizin ellini tutarsınız, gözlerine bakıp gülersiniz amma uzak mesafe platonik aşk yaşıyorsanız onu görmeniz bile ekstra çabanıza ve şansınıza bağlıdır.
uzak mesafe ilişkisinde beraber bir şeyleri paylaşabilir, gelecek buluşma için tarih ayarlarsınız. ama uzak mesafe platonik aşk yaşıyorsanız 200 metre uzaktan filmi izlemekle yetinirsiniz.
velhasılı dünyanın en boktan durumlarından biridir.
bir umut işte deyip beklemek...
aşkın en ama en zor halidir. millet platoniğini bile haftada 2-3 kez görür bunu yaşayanların ise hali çok zordur. telefonlarda, skypelarda, bilgisayar başında olmaya mahkumdur. sosyal hayatını bitirdiği için dışarı da çıkmaz.
daha da kötüsü vardır. uzak mesafedeki platoniğin sevgilisi olması. *
edit: kendisi yalan olmuştur. sakın ola bulaşmayın.
hem uzak mesafe hem platonik sen ölmüşsünde ağlayanın yok denecek durumdur. yazık valla ya bi an önce yanında yöresinde aşık olabilceği birini bulmasını dilerim.
platonik olduktan sonra yakınlık uzaklık sadece izafi birer tanım olur*. karşıdakinin gönlüne uzak olduktan sonra dibinde olsan ne fark eder.
sevdiceğe uzak olmanın aşkı köreltmesi yada körüklemesi durumları da oluşabilir duygularda, lakin o da kişinin karakterine kalmış.
demek istediğim;
- mazlum aşığımız içe dönük ise uzakta olan kişiyi aklında daha da büyütür, büyütür, büyütür. onu olduğundan bambaşka bir kişi yapar. hatta öyle anlamlar yükler ki o kişi gerçek hayatta sadece bir hayal olur. nazan bekiroğlu'nun tanımıyla*** bir portreye aşık olmak gibi.
- kişi dışa dönükse gözden ırak olan gönülden de ırak olur felsefesini hayata geçirir, eğer malum kişi zırt pırt mantar gibi türemezse bir yerlerden.
uzun sürmez ama devam ettiği süre boyunca kişinin ağzına sıçar.
ha, bir yıl görüşmemenin ardından onu gördüğünüzde hala aynı duyguları hissediyorsanız, artısı size selam bile vermemesine rağmen, değmez be abim ablam. siktir edin. unutmaya bakın.
olduğu kadar.
