tuhaf yani.. 2 farklı insanla yaşadım bunu. yok lan 3. şimdi hatırladım..
ilki uzaktan değildi ama uzaktan başlamıştı, taksim burger'ın önünde buluşmuştuk. çocuk sarışındı, fotoğraflarından biliyordum. ama yanıma yaklaşan her çirkin çocukta içim ürperiyor, sarışın esmer kısa, uzun fark etmez hepsini o sanıyordum. a bir de fotoğraflarda kısa boylu olduğunu düşünmüştüm, değildi, beklediğimden iyi çıkmıştı açıkcası. liseliydim lan o zamanlar..
ikincisi uzaktandı işte.
bir parantez açmak istiyorum. sahi, niye böylelerini buluyorum bilmiyorum. onlar mı beni buluyor bilinmez. konuşarak etkiliyorlar, hepsinde bir mesafe. dibimdekilere değil, telefon ucundakilere tav oluyorum, acayibim.
ikincinin de devamı geldi, tam 2 buçuk yıl. herifi gördüğün anda tokalaşırken dudağından öper misin? öpersin. mecidiyeköy metrosunun içinde buluştuk, yanlış taraftan çıkmıştım, beni almaya gelmişti. gene aynı heyecan.. her geleni o sanmalar. gözlerinden tanıdım. çekikti.. detayları bana kalsın. sonra da 2 buçuk yıl ilk uzun ilişkim olup çekti gitti zaten.
üçünsüyle hala beraberim ve hala bir mesafe söz konusu. tabi o ayrı mevzu. ne diyorduk? ilk buluşma. saat öğlen 3 suları, pijamalarla bilgisayar başında oturuyorum, bir yandan sohbet ediyoruz. öncesinde skype yapmıştık ama ne zaman görüşeceğimiz konusunda bir fikrim yoktu. birden bire geleyim mi dedi ve 8 buçuk uçağıyla 2 saat sonra geldi, ben ise tam 1 saat geç kaldım.
ne giyeyim, ne edeyim, ne yaparız lan, nerede kalırız, napıcam lan?
gördüğüm gibi tanıdım,
sonrasında sabahladık.
devamı geldi.
devamı geliyor anlayacağınız. ya da ben bu işi beceriyorum amk.