coğu zaman pişmanlık içindedir bu pişmanlık kimi zaman fayda etmez kime zaman dayanılmaz bir hal alır erkekleri büyük ölcüde etkileyebilir ama gerçekçiliği acısından emin olunmaz.
insanın içini acıtandır. kimisi kadın işte yine ağlıyor gibi baksa da duruma durum esasında çok acıklıdır. bir kadın, uzaklarda, elinde telefon ve boncuk boncuk inen gözyaşlarıyla hattakiyle konuşuyorsa o bir haykırış bir yakarıştır. acizliğin zirvesidir.
sesi çok derinden geliyordu 'sevmiyorum' diyordu ama benim gibi kendisi de inanmıyordu peki o zaman neden ağlıyordu sanki bir an önce telefonu kapatmak ister gibiydi ama ben biraz daha zorladım her ne varsa söyle beraber çözelim başka biri varsa onu da söyle arkama bakmadan giderim ama o hala diretiyordu kimse yok sadece sana karşı olan sevgi bitti diyordu tamam dedim telefonu kapattım o ağladığında benim gözümden gelen yaş artık gelmiyordu ağlamaya çalıştım, yapamadım ne olmuştu bitmez dediğim sevgim bir telefon görüşmesinden hemen sonra bitmiş miydi? kalktım telefonun başından duş alıp bir sigara yaktım çırılçıplak saf sadece ben etrafıma çevrilmiş ince bir havlu ve tekrar çalıyordu telefon tekrar o diye geçirdim içimden evet bir anlık hevesle konuşmuştu öyle ve şimdi de pişmandı özür dileyecekti açtım arayan o değildi eski bir arkadaş buluşalım diyordu hiç uzatmadım nerde? diye sordum hemen yeri söyledi üzerimi giyip çıktım yola buluşma yerine kadar hiçbir şey düşünmedim nedenini de bilmiyorum herneyse oturduk arkadaşla bir kafede eskilerden bahsettik her nedense yüzüm gülüyordu sonra arkadaşla ayrıldık bindim arabaya ve aklıma o ve konuştukları geldi şunu söyleyebilirim resmen acı çekiyordum aşk acısıydı sanırım bu eve geldim tekrar bir duş aldım geçtim büyük ve soğuk salona yaktım yine ikinci kalite amerikan sigarasını evet telefon tekrar çalıyordu bu sefer kadın sesiydi ama onunki kadar ince ve narin değildi kimdi bu demeye kalmadan ağlayan bir sesle anlatmaya başladı ben annesiyim diye benle konuştuktan sonra o klasik anlatım bozukluğu olan cümleyi sarfetti :'kendini intihar etti' sustum, sustu, sustuk.
Attila iLHANIN AYRILIK SEVDAYA DAHiL ŞiiRiNiN 5 MISRASINDA GEÇEN KELiMELERiN BiR KISMI:
Ayrılık Sevdaya Dahil
Acilmis sarmasik gulleri kokulariyla baygin
En gorkemli saatinde yildiz alacasinin
Gizli bir yilan gibi yuvarlanmis icimde kader
UZAK BiR TELEFONDA AGLAYAN YAĞMURLU GENÇ KADIN
Ruzgar uzak karanliklara surmus yildizlari
Mor kivilcimlar geciyor daginik yalnizligimdan
Onu cok ariyorum onu cok ariyorum
Heryerimde vucudumun agir yanik sizilari
Bir yerlere yildirim dusuyorum
Ayriligimizi hisettigim an demirler eriyor hirsimdan
Ay isigina batmis karabiber agaclari gumus tozu
Gecenin irmaginda yuzuyor zambaklar yaseminler unutulmus
Tedirgin gulumser
Cunku ayrilik da sevdaya dahil cunku ayrilanlar hala sevgili
Hic bir ani tek basina yasayamazlar
Her an otekisiyle birlikte hersey onunla ilgili
Telasli karanlikta yumusak yarasalar
Gittikce genisliyen yakilmis ot kokusu
Yildizlar inanilmiyacak bir irilikte
Yansimalar tutmus butun sahili
Cunku ayrilmanin da vahsi bir tadi var
Oyle vahsi bir tad ki dayanilir gibi degil
Cunku ayriliklar da sevdaya dahil
Cunku ayrilanlar hala sevgili
Yanlizlik hizla alcalan bulutlar karanlik bir agirlik
Hava agir toprak agir yaprak agir
Su tozlari yagiyor ustumuze
Ozgurlugumuz yoksa yalnizligimiz midir
Eflatuna calar puslu lacivert bir sis kusatti ormani
Karanlik coktu denize
Yanlizlik cakmak tasi gibi sert elmas gibi keskin
Ne yanina donsen bir yerin kesilir fena kan kaybedersin
Kapini bir calan olmadi mi hele elini bir tutan
Bilekleri bembeyaz kugu boynu parmaklari uzun ve ince
Simsicak bakislari suc ortagi kacamak gulusleri gizlice
Yalnizlarin en buyuk sorunu tek basina ozgurluk ne ise yarayacak
Bir turlu cozemedikleri bu olu bir gezegenin soguk tenhaligina
Benzemesin diye ozgurluk mutlaka paylasilacak suc ortagi bir sevgiliyle Sanmistik ki ikimiz yeryuzunde ancak birbirimiz icin variz Ikimiz sanmistik ki tek kisilik bir yalnizliga bile rahatca sigariz
Hic yanilmamisiz her an dusup dusup kristal bir bardak gibi
Tuz parca kirilsak da hala icimizde o yanardag agzi
Hala kipkizil gulumseyen sanki atesten
bir tebessum zehir zemberekASKIMIZ
Atilla ilhan
sadece ağlamakla kalmayıp kafanın içine eden kadındır duygulanırsın sende ağlarsın bir telefon gelir paristen izmirdesindir je taime seside gelir arada je suis venu pour elle de.
uzaktaki çok sevdiği sevgilisini özlemiştir. "gel artık lütfen" diye ağlıyordur. sevgilisi de "az kaldı bitanem" diyordur. sonra sevgilisi gelmeyecektir ve o da bir kere daha terkedildiği için ağlayacaktır "bırakma beni" diyerek. hayat işte.
daha yakın bir telefon bulamazsa ağladığını kimseye duyuramayacak kadındır. mevzu bahis olan sabit telefonsa kabloları ölçülmelidir. gözyaşları kilometreyle doğru orantılı olarak hesaplanmalıdır. telefonun uzaklığı düştükçe santimetrekareye düşen gözyaşı damlası da azalacaktır.