birbirini seven bireyler tarafından aynı anda yapılması planlanıyorsa aynı yarıkürede olunmasını gerektiren bir durum. ayrıca yıldız bulmak zahmetlidir, yıldız dediğiniz şey venüs ya da iss bile çıkabilir. ay ya da güneş romantizmi ve farklılık duygusunu öldürse de daha pratik bir seçim olacaktır. arcturus ve vega gibi parlak yıldızların ayırt edici özellikleri (çıplak göz için pek mümkün olmasa da) önceden ezberlenirse "aynı yıldıza bakma" fantezisi kolaylıkla gerçekleştirilebilir. eğer gerçekten hırs yapılmışsa ve "aynı yıldıza bakıcaz biz" diye tutturulursa stellarium programı önerilir.
ne aşkı? bunu yapabilmek astronomik bir birikim gerektirir, bu birikimi oluşturana kadar aşık olacak zamanınız olmaz. olsa bile aşka inanmayacak kadar zeki olursunuz.
ayrıldıktan sonra adama şu sözleri yazdıran eylemdir.
biz seninle uzağız yarim sen değiliz desen de.
bu tek problem çözümsüz saçma şekillerde.
yollar ayrılmış ya birbirinden aşka nehirlerle,
sanki aynı odada yan yanayken başka şehirlerdeyiz.
ard arda seferler var kalkar hemen derde
öyle umarsızca sevimlerken dağlar esen yelle.
reva mıdır söyle yarim denizler taşarken sırf
birbirimizi unutmak için başka bedenlerleyiz.
söyle dinliyorum son dersin hemen ver,
bırak şu işini gücünü çok derdim hemen gel .
burası benim evim nasıl derim ki söyle
i̇çeri girdiğinde bakıp yüzüme hoşgeldin demezsen.
hayatım al meyini anarsın içmişken.
belki beni belki bizi yalancı geçmişten
hiç değilse hatıralar zararsız incitmez.
lambalar yanar belki karanlık hiç gitmez
daha ziyade 20li yaşların astromantizmi. ileri yaşlarda pek görülmez.
bir de bu aynı yıldıza bakan iki kişi de aynı bölümde, misal astronomi ve uzay bilimleri okuyorsa aha o zaman romantizm biter, mesleki muhabbete kayar iş. olmaz yani.
olasılığı düşük hadisedir. bilinen iki kişinin birbirinden habersiz bir şekilde aynı yıldıza bakabilme ihtimali milli piyangoyu tutturma ihtimalinin %0.002'si kadardır.
ne zaman ki cemal süreya'nın ''adam'' isimli şiirini okusam, acaba diyerek aklımdan geçirdiğim olasılıktır. şöyledir o şiirin yıldızlı bölümü:
...
yıldızlar kıyamet gibiydi kaldırımlarda
çünkü biraz evvel yağmur yağmıştı
adam bulut gibiydi, hatırladı
adamın ayaklarının altında
yıldızların yıldız olduğu vardı
adam yıldızlara basa basa yürüdü
çünkü biraz önce yağmur yağmıştı.
bir zerrin özer şarkısında kendini bulmaktır. aynı şehirde yaşıyoruz hiç karşılasmadan , aynı yıldızı seçiyoruz hep başkalarıyla , aynı yagmurlarda özlüyoruz birbirimizi diye devam ederdi şarkı durum bundan ibarettir , aşk kapıyı kırmıştır .
yıllar önce sevgili coooook uzaklara gider. son gecenizdir birlikte deniz kenarına oturulur uzun uzun sarılırsınız birbirinize, uzun uzun değer dudaklarınız birbirine.
sevgili cevap verir gökyüzüne bakarak " burada bu yıldızlar olduğu sürece sen benimsin. ve ben hep seni izliyor olacagım sakın korkma seni de yanımda götürüyorum. "
uzak sehirlerden aynı yıldızlara bakılır senelerdir.
Edit : sorulduğu için cevaplıyorum. O sevgili geri geldi evet beni unutmadı.
kimi zaman habersiz kimi zamanda bilerek isteyerek ve ayarlayarak yapılan aşık insan eylemidir. milyonlarca yıldız arasından aynısını denk getirebilme başarısını gösterenlerde ayrıca taktir konusudur.
herşeye rağmen hoştur içi ısıtır derin bir off çektirir insana.
güzeldir de yaptığınız insan hödük olmasın. mesela " ya hava çok soğuk balkona çıkamam" diyebilir, siz de ne halin varsa görün diyebilirsiniz, o da ya nusrettin ne diyon sen ya :s diyebilir, siz de ananın amını diyorum diyebilirsiniz. bu durumda ilişkiniz bitebilir, demeyin.*