aşk başlı başına bir bağımlılık ise artık ikinizde bağımlısınızdır ne zamanki aşk iki kişiliktir demeye başlanır zaten uyuşturucu zehri bünyeyi terk eder damarlarda sadece siz kalırsınız mutlu olursunuz.
mantığınızı dinleyebilecek kadar kuvvetli bir iradeye sahip misiniz yoksa olsun ölümse ölüme birlikte giderim diyebilecek kadar duygusal mısınız ikileminin dönüm noktasıdır, ancak bu noktadaki duygusallık tüm hayatınızı sersefil hale getirebileceği için biraz ağlayıp sızlanıp unutmayı denemek en akilane olanıdır sanırım.
bağımlı sevgilinin, "tatlım sen de bi denesene ikimiz uçalım" sözlerine olumsuz yanıt verebilecekseniz, sadece ruhsal badire ile atlatabileceğiniz durumdur.
olmamaladir, yasanmamalidir.
aşk bazi seylerin ustesinden gelemez, kilitlenir.
kangren olur o iliski.
imkani yoktur yurumesinin.
aşkinizdan gebersenizde uzak durun.
onu uyuşturucuyla paylaşmak zorunda olmaktır. zordur. naparsan yap bağımlıdır, vazgeçmez. "ya o ya ben" demek istersin ama diyemezsin. onun hayatında kullandığı uyuşturucu kadar değerli olmadığını bilirsin, bunu kendi hissettirir sana zaten. bir süre onu uyuşturucudan kurtarmayı hedeflersin, denersin sürekli ama olmadığını gördükçe de hayal kırıklığı yaşarsın. en sonunda yaşadığın hayal kırıklıkları öfkeye dönüşür, başlarsın sen de. otla başlarsın muhtemelen. kafa olursun, kafasını seversin. bir süre onunla idare edersin kesmemeye başlar. hap, kokain, eroin, methamphetamine falan, artık ne bulursan çakmaya başlarsın. bir bakarsın ki ona olan aşkını unutmuş, kendine görünürde tek kişilik olan ama aslında iki kişilik bir dünya yaratmışsın. kendini yalnızlaştırdığın için herkes tek kişilik sanar senin dünyanı fakat o dünyada sen ve uyuşturucu vardır sadece. iki kişiliktir o dünya ama asla çift kişilik değildir. uyuşturucuyla hiçbir zaman çift olmazsınız, çünkü siz onu bırakamazsınız ama o sizi bırakmaya karar verince kolunuzda iğneyle öylece yığılıp kalmanıza sebep olarak bırakır. ölürsünüz, öldürür.
şakası yok, aşk değil o hissettiğiniz, yol yakınken dönün.
herkesin hakkında atıp tutacağı kadar normal bir durum değildir.
Olup olmadık yerlerde karşılaşırsınız. göz göze gelirsiniz. Sizi ona çeken farklı birşeyler vardır. çevrenizdekiler deli misin berduş berduş dolaşıyor etrafta sana göre mi o allah aşkına der durur. Ama umrunuzda değildir. onun gözlerinde sizin gördüğünüz bir şey vardır işte vardır. aradan zaman geçer kendinizi ayaklarınızı yerden kesen bi aşkın içinde bulursunuz. Her şey çok güzeldir ta ki sizin yanınızda o lanet krize girene kadar. Gözleri büyür, kendini kaybeder resmen. O günden sonra her şey daha da boka sarar tabiri caizse. Yemez içmez Ona para bulmaya çalışırsınız. Çoğu defa tamam vazgeçtim der ama bu lafı tekrar o lanet haplar için krize girene kadardır. Annesiyle görüşülür. Tedavi için ikna edilir. Ama gitmez. gitmemek için kendini doğrar resmen. Odanın kapısını üstüne kilitleyip saatlerce ağlarsınız. O an ki durumla yumruk atarak kapının camını kırar eli kolu kanlar içinde kalır. bağırıp çağırır. mecbur yine o lanet hapları almaya devam eder. Bırakmak istersin bırakamazsın onu, ne hali varsa görsün dersin dayanamaz geri dönersin. Sonra ailen öğrenir böyle bi ilişki sürdürdüğünü ayrılmak zorunda kalırsın. Yine gizli gizli görüşürsün. Tedavi olmazsan bir daha görüşemicez diye ikna etmeye çalışırsın. En son bunu söylediğinde sana öyle bir sarılır ki skerim böyle hayatın ızdırabını dersin. Söz verir, bu dertten ikimizi de kurtarıcam diye. Bu sefer sözünü tut der ayrılırsın yanından. Ertesi gün intihar ettiğini öğrenir, hayata küsersin. üstünden ne kadar zaman geçerse geçsin hep aklında yüreğinde bir yerdedir.
Velhasıl kelam, bağımlı bir insan bir heves mi dersiniz artık ne derseniz, bir şekilde başlar buna. sonrasında kurtulması elbet zor olur. Ama onlarda hayaller kurar, evlenmeyi, kaç çocuk istediklerini düşünür. kız olursa deniz, erkek olursa ismini yağız koyalım der. Kriz anları dışında normaldirler yani. severler, üzülürler, gülerler, şarkılar söylerler. Ama hiç olmadık anda giderler işte.. Allah kimsenin başına vermesin. Gerçekten sevemeyecekseniz böyle birini boşuna umutlandırmayın. Çünkü onlar için bu çok büyük bir durum.
sizi aynı kötülükten uzak tutma gibi bir gayesi olmadığı gerçeğiyle yüzleşince can acıtıcıdır. en güzeli uzaklaşmaktır, unutmaya çalışmaktır zira bizim çektiğimiz aşk acısı diğer yaşanması mümkün acıların yanında kayda alınmıycak ölçüde olucaktır.
Bağımlı olduğu kokain ve benzeri kimyasalsa hayatınızın en dengesiz günlerine hazır olun. Aklınız varsa soğuyun çünkü O, bir bakacaksınız sonsuza kadar sizi sevecek sevgili, ertesi gün bakmışsınız ortalıkta yok sizi bıraktı gitti. üzüleceksiniz ağlayacaksınız ama olur mu az sonra geri dönecek ayaklarınıza kapanıp özür dileyecek. ertesi hafta yine bambaşka bir insan, hatta merak edip sorduğunuzda asabi cevaplarla karşılaşmanız bile mümkün. Bağımlılar aşık olmazlar, olduklarını sanırlar en iyi ihtimal, muhtemelen gerçek aşkın acısıyla başlamışlardır zaten dünyanın anasını satmaya. Ot içenin dengesizliği etrafa karşı zararsızdır, onlar da kafaları dumanken öyle tatlı olurlar ki kendinizi padişah/sultan gibi hissedersiniz, gerçekliğini ayırd edemezsiniz, kanmayın derim.
aşık olmayı ayırt edemem ama ilişki yaşamayı açıklamak daha makbule geçiyor şu anda.
şimdi böyle düşünüyorum da eski günleri. kötü olarak hatırlamıyorum. iyi olarak hatırlıyor muyum hala onu da bilmiyorum. emin değilim hatırladığımdan, belki de hatırlamıyorum.
mümkünse bulaşmamanız gereken hadise, mümkünse değil direkt bulaşmayın. kurtarma çabalarına falan girmeyin. o çabalamıyorsa, bir tek sizin çabanızla kurtaramazsınız. aksine sizi de içine çekmesi çok yüksek ihtimal olur.
kurtulduysa ve ilişkinizi yaşıyorsanız güzelce ne ala, harika. ama dediğim gibi, zor.
her dakika acaba ne zaman ölecek diye düşünebilirsiniz. ki bunu düşünmek yazıldığı kadar kolay bir şey olmaz.
ayrılmanın üzerinden aylar yıllar geçse dahi kurtulmadıysa yine arkadaş olarak üzülmeye de devam edersiniz.
