yeni günün getireceği sıkıntıları öngörmektir bunun sebebi. güne başlamayı istememek, rutinden sıkılmış olmak... uyuyunca zaman sanki daha çabuk geçiyor ya, süreci uzatıyorsun aklın sıra.
yarın iş var; bir sürü bekleyen evrak, işlenmesi gereken hesaplar, yazılması gereken dilekçeler, ciğeri beş kuruş etmez patronunun dırdırı, her daim arkandan dolap çeviren iş arkadaşları...
yarın okul var; ne anlatırsa anlatsın bir bok anlamayacağın hoca, istemediğin okul, zorla yazdığın bölüm, kafa dengi olmayan saçma sapan arkadaşlar...
yarın "o" var; çıkıyor musun çıkmıyor musun belli değil, istiyor musun onu bile bilmiyorsun ya da kız/erkek arkadaşın belki ama pamuk ipliğine bağlısınız ya da her gün başkasıyla elele görüyorsun...
yarın annen yine bir umutla yolculayacak seni kapıdan çıkarken, sendeyse bir an önce yatağa geri dönme isteği yeni günden cacık olmayacağını bilerek.
yarın bok var. ne kadar geç uyursan o kadar uzak kalacağını zannettiğin... oysa dibine kadar batmış olduğun...
Eğer efkar varsa ve bir sıkntı meşgul ediyorsa kafanızı, ve üstüne üstlük bir de sabah saat 8 de ders varsa hissedilen duygudur. Uyumak istemezsin bir türlü hiç bir şey umırunda olmaz kalkar mıyım kalkama mıyım düşüncesini takmazsınız bile sadece bir meşgale olsun da gönlüm eğlensin istersiniz gece gece ama bir faydası olmaz. Ertesi gün daha kötü bir güne neden olur sadece bütün bunlar.
uyumak istemezsin, cunku yeni bir sabaha uyanmak istemezsin. o duygu vardir ya, sabah gozunu actiginda, yeniden, tekrar, o an olmus gibi bir kez daha icine çöker tum gercekler.
Tam da şu an bulunduğum durumdur. Bu saatten sonra (ki saat 04:52 yi gosteriyor) , en iyisi uyumadan gün devireyim böylece yarın gece erken yatabilirim diyerek bu isteği bir sonraki safhasına emin adimlarla taşımış bulunuyorum.. Yazarken uykum psikolojik olarak geliyor gibi oluyor , hadi hayırlısı, nasip...