uykusuzluğun verdiği yorgunlukla, beyin ve bedenin işlevlerini yitirmesi sonucu, yapılan ya da başa gelen en aptalca olaylardır.
kettle'a su konmadığı halde, fişin prize takılıp 10 dakika kadar hayalini kurduğunuz suyun kaynamasını beklemek. Sonrası malum, ev halkının diğer bireyleri tarafından farkedilmesi; bu koku da ne! ne yanıyor lan burda, şşş oğlum nerdesin, bağırışları. Ziyan olan kettle, duman altın da kalan mutfak. Sense hala uyuyorsun.
gecenin ilerleyen saatlerinde arkadaşlarızla bulunduğunuz bir muhabbet ortamıdır . ottan boktan konuşurken aklınıza yıllardır içinizde sakladığınız tespiti kamuoyuna sunmak gelir ve sunarsınız :
- ya abi bi de şöyle bişey var , hani tıpkı böyle ortamlarda uyuklarsın da biri sana bişey sorduğunda saçma sapan cevaplar verirsin ya , çok komik oluyo be hacı .
+ valla çok haklısın şinasi öylelerinin hepsi mal .
- hahahaa , mal evet mal .
bu cümleyi kurduktan sonra yavaştan yavaştan gözler kaymaya başlar ve uyyuklama haline girersiniz . kolay mı saat olmuş gece 2 . ve o sihirli cümleler kurulur :
- öyle değil mi şinasi ?
+ ya ne diyosun yaaa , ben sana bişey dedim mi amına koyum ? ya bi gidin yaaa .
tuvalet kapısının koyu renk olmasından dolayı gece karanlığında görülmemesi. yatmadan önce çişe gitmek üzere karanlık koridorda ilerlemek. kapının kapalı olduğunun idrak edilememesi ve bodoslama kapıya dalmak. kafa göz şişmesi. ev ahalisinin uyanıp buz tedavisi yapması.
numarayı çevirmek , karşı taraf açana kadar kimi aradığını unutmak , kısa bir sessizliğin ardından cep telefonunun ekranına bakarak kimi aradığını hatırlamak .
satranç oynamak, pirinç ayıklamak, ders çalışmak, yeni sayfaya geçmek, uzun zamandır konuşulmayan kankayı aramak, rock konserine gitmek, uzun yola sürücü olarak çıkmak, gay bara girmek, dvd ye film koymak, tırnak kesmek, traş olmak..
