#direngezi özel sayısı biraz çalakalem yazılmış/çizilmiş gibi olan mizah dergisi. Ama Arka kapak* ve ender yıldızhan'ın aralara serpiştirilen tişörtleri pek güzel olmuş. fırat budacı'nın da eylemi, oğluna üçüncü mektup olarak seçmesi sevindirdi.
sürekli olmasa da genelde alıp takip ediyorum bu dergiyi. hükümetin ve muhalefetin rezilliklerini çok güzel bir biçimde yansıtıyorlar. muhalif olabilen ender yayın organlarından biri olarak görüyorum uykusuzu. fakat ülkenin geldiği şu vahim noktada; adına çözüm süreci denen fakat aslında çözülme sürecinde bölücü söylemlerin karşısında bir duruş sergilediklerini söylemek güç gibi. mhp sempatizanı değilim ama mhp mitingindeki \'vur de vuralım\' vs. söylemlerini eleştirip de teröristlerin sahaya inip konuşma yaptığı, alenen bölücülük yapılıp, savaşa da barışa da hazırız gibisinden tehditler savurulan nevruz olayı hakkında hiçbir şeye değinilmemesi düşündürücü..
yetkin gülmen, cihan ceylan, anıl duman, yılmaz aslantürk, barış uygur, vedat özdemiroğlu ve emrah ablak'ın iki elleri kanda olsa çizdiği dergi, bu adamların iş disiplinlerine hayranım, keşke diğer çizerler ve yazarlar örnek alsa bu kişileri, bu adamlar kimi zaman kötü işler de çıkarsalar hem hiç aksatmıyorlar işlerini hem de belli bir standardı mutlaka koruyorlar yani en kötü cihan ceylan köşesinde bile mutlaka bir tane komik karikatür mutlaka bulunur. uykusuz'un penguen'den eksik yönü de budur, penguen'de mutlaka bütün çizerler o haftaki işlerini çiziyor ama uykusuz'da dergiyi açarken "acaba bu hafta kim yok" diye düşünüyorsunuz. tamam her hafta bir sanat icra etmek hele de en zor dallarından birini mizahı icra etmek ve her hafta komik olmak zordur ama biz bir karikatür de olsa görmek istiyoruz yahut en azından bir açıklama yazısı, ufacık bir "hastayım çizemedim" dipnotu vs. bekliyoruz, bunca zaman hiç sektirmeden okumuş insanlar olarak buna hakkımız yok mu? şimdilerde o beğenmediğimiz leman'da bile kimse işini aksatmamaya her hafta bu dergileri alan 25.000 civarı insana(ki bu rakamın uykusuz için 50.000 civarı olduğunu düşünüyorum) saygısızlık etmemek için uğraşıyorlar. sanatçının yaratım sürecinin zorluğunun da farkındayım ama diyorum ya küçük bir dipnota razıyım.
dipnot: bu haftaki sayısını almadan yazdım bunları.
- ağlama lütfen beni de ağlatiyorsun -soğan yüzünden diyorum geri zekalı.!!! -ayakkokusunu bastırsın diye yorganın içine iki kilo kuru soğan kırdım evet??
Penguen formatında olan, gayet sıkı çizerleri olan sağlam haftalık mizah dergisidir. Fakat sorun şu ki okuyup okumayan herkes tüyap vakti uykusuz standına doluşur. otisabi, fırat, huni karakterleri favorilerim arasındadır.
herkesin son zamanlarda cool gorunmek icin eline alip dolastigi karikatur dergisi. sorsan kimi seviyosun diye, "yigit ozgure bayiliyorrooom, ugur gursoy var, enee salcali ekmek, nohut kafali firatim bebegim ayy, otisabi var iste iii ersin karabulut var cok yakisikli sandik icini ciziyo iii yigit ozgur var ugur gursoy var vik vik vik bik bik bik." yapmayin abi. arastirin. o dergiyi alinca sadece son gunlerde sanalda gundemde olanlari okumakla siz okuyo olmuyosunuz. ha bi de, elinde uykusuzla fotograf cekilince de olmuyosunuz, uzgunum.
Hiç bi bok bilmeyenlerin cool görünmek adına kullandığı dergi.Uykusuzun u sunu bilmezler bir kere açıp okumamışlardır, otisabi desen aptal aptal bakarlar ama tüyap zamanı geldiğin de '' ııımm uykusuz, çok severim harika bilmem ne diye her yere yazarlar, söylerler. Böylelerini görünce deliriyorum resmen. Abi bilmiyosun bilmiyorum de ordan burdan arakladığın uykusuz poşetleriye fotoğraf çektiriyorsun, ne yani bu. Aslında görünce bu tipleri bi isim sallayıp okuyo musun bunun karikatürlerini diye soracaksın herkesin içinde evet demesse neyim. Gene sinirlendim bak.