her alışımda içimde bir parçanın eksik kaldığını hissettiren dergi.
insan mizah dergisini rahatlamak ve gülmek için almaz mı? evet bu nedenlerle alınır genelde.
ve ben de öyle yapıyorum. fakat gülüp söyledikten sonra içimde bir burukluk hissediyorum...
daha az hayvanlı espri okumadığımı farkediyorum...
alpay erdem in "ben"inden mahrum bırakıldığımı hissediyorum...
cüstün esprileri artık olmuyor...
tribal enfeksiyon yok...
emrah ablak yok!... (kimse vatandaşa birşeyler sormuyor...)
ne olurdu da bütün sevilen çizerler yazarlar hepsi bir dergide toplansa da dergiyi okuduktan sonra her sayısını arşivimize koysak??
ben en güzel havayı 2005-2006 döneminde penguende yakalamıştım fakat fermuardan sonra da dağılma sürecine girdi...
dağılma ve eksiklik yaratma konusunda başarılı bir dergi olarak görüyorum uykusuzu.
ve tembelçizer memoya buradan sesleniyorum.
lütfen zort köşesini ve armutlar ı bitiriniz. iddia ediyorum çiziniz lütfen.
aksi takdirde dergi çekilmez bir hal almaya başlayacak...
Bahadir Baruterin cok buyuk hatasiyla olmus dergidir.Yillar boyunca kendi gibi zeki bir insan yeni kisilerle ugrasmaliyken fatih solmaz denen mizahin m sinden yoksun bir adamla kose yapmasi yigit ozgurede,ersinede,umut sarikayayada ve diger erdil yasaroglu vb. yazarlara yapilacak en buyuk haksizliktir.Penguen gibi doneminin en iyi ve kaliteli olan dergisini cikartan adam selenanin senaristini kendine ortak yaparsa sonrada dergiden ayriliyorlar diye kimseye gocunmamali...
penguenin içinden çıkmasına rağmen pengueni sollamış ve acemilik dönemini atlatarak gelişme dönemine girmiş kaliteli mizah dergisi. bünyesinde görmek istediğimiz her insan var. dergi okunup bitince gerçekten insan doyuyor. umut sarıkaya ve ersin karabulutu da tam sayfa okumak ayrıca zevk veriyor zaten.
son transferiyle** fermuar acaba kapanıyor mu diye sordurtan dergi. zira bülent üstün fermuarın kurucusu idi. tabii bu bizim hoşumuza gitmiyor mu, tabiki gidiyor hele bir de fermuardaki yazarlar penguen ve fermuar arasında dağıtılırsa tadından hiç yenmiycek bir olay olur.*
bulent ustun ve cengiz ustun'u de bunyesine katarak iyice tadindan yenmez hale gelen haftalik mizah dergisi. an itibariyle alpay erdem eksiginden baska eksigi kalmamistir.
aralarındaki transferleri konuşaduralım, bir yandan bana eski günleri yad ettiren dergidir. ne güzeldi yiğit özgürün, serkan altuniğnein yeni yeni penguende ünlenmeye başladığı, grubun üstün kardeşler,emrah ablak gibi ağır toplarının lombakta maksimum verimle her ay en iyi hikayelerini yayınladığı* günler. şimdi o ona geçti bu buna geçti derken önce kemik şimdi de fermuar dergisi kapandı. ne gerek vardı bize bu kadar sıkıntı çektirmelerine bir türlü kabullenemiyorum. ilk dergiden ayrılan bülent üstün fermuara bir kısım yazarı çizeri beraberinde götürdü, şimdi uykusuza gelmiş. geriye kalan fermuar elemanları da lombak ailesine dönse kemiği yeniden canlandırsalar, uykusuzdaki elemanlar da bir süre daha böyle devam etse ardından onlar da bahadır abilerini özleyip evlerine geri dönseler, daha başka birşey istemeyiz herhalde**
uzun zamandır almadığım penguen ve leman dergilerini almak için gittiğim bayide penguen yerine (benzettiğim için) yanlışlıkla aldığım dergiydi. eve geldiğimde bu penguen değil bu ne ya uykusuz yazıyor bunda demiştim. yazın penguendeki bazı çizerlerin tatile çıktığını düşünmüştüm yanılmışım. herşey bir anda kafama dank etti.
bu haftaki sayısında (5 aralık) kemal unakıtan ve oğluna ayarın kralını veren dergi. anlayana tabii... karikatür kabaca şöyle:
kemal unakıtan (oğlunun adının gene bi ihaleye karışmasıyla ilgili soruya cevap olarak): yahu siz de öküzün altında buzağı arıyorsunuz!
unakıtan'ın oğlu (koşarak gelir): ne, buzağı mı dediniz? kaç tane lazım?
unakıtan: bi dur oğlum be, atlama hemen!
umut sarıkaya yiğit özgür gibi isimlerle başarılı bir giriş yapmış. nedendir bilinmez son zamanlarda karikatürlerine pek gülemediğim, fırat budacının müthiş tespitlerle dolu köşesini kaçırmamak için her hafta aldığım, haftalık mizah dergisidir.