insanın kendini boşlukta gibi hissettiği, kaslarının gevşediği an. hatta bu evrede uçurumdan düşme kabusu ve buna mukabil tekmeleme reaksiyonu görülür.*
çok yorgunsanız yorganı açıp yatağın içine girmenin bile gözünüzde büyüdüğü andır. uykuya dalışınız o anın içinde çoktan gerçekleşir, bundan dolayı yorganı örtmediğiniz için hafif üşüme hissini duymazsınız.
uykuya dalmanın gerçekleştiği an non-rem uykusunun ikinci ile üçüncü devresidir. üçüncü devrede iken uyandırılan kişi uykuya dalmış olduğunun farkında olacak iken, ikinci dönemde uyandırılan kişi uyuduğunun farkında olmaz. başlıkta bahsedilen an dolayısı ile, non-rem evresinin ikinci dönemine denk gelen andır. bu dönem bir yüzeysel uyku dönemidir. bu evrede göz hareketleri yoktur, nabız ve solunum ise yavaştır. non-rem evrelerinde rüya görülmez.
boşluğa düşüyormuş hissine kapılırsın bu sürewçte birden ilkilirsiniz ,yatakta olduğunuza emin olunca uyumaya devam edersiniz, süreç kaldığı yerden devam eder,
ayrıca karabasan dediğimiz, genelde çok yemek yediğimiz geceler bizi ziyaret eden üç harfli de bu zamanlarda gelmeyi tercih eder.
uyku hızınız benim gibi organların hızından daha hızlıysa bol bol sarsılıp kolunuuzun bacağınızın kasıldığı zamandır.
bazen ben bile uyanıyorum lan noluyor a.q diye
aşırı doz uyuşturucu almış gibi hissettiren durum. fakat ilginç olanı bu durumda uyursanız o anı hatırlamaz ama bu durumdan bilinçli duruma geçerseniz o anı hatırlarsınız.
edit: hayır hiç aşırı doz uyuşturucu almadım o duruma benziyordur heralde.
Yatağa girmeden önceki hazırlanma süresi içerisinde dişlerin fırçalanıp, yüz'e peeling ve maske yapılıp, krem süründükten sonra uyuduğum an'dır. Uğraştırıcıdır belki ama keyiflidir.
Daha sonradanda, kitap uyurken ki, rüyalar, hayaller dünyasına daldığım dakikalar beni bekliyordur...