cogu entry sinden dolayi bircok islamci yazara gore islamiyet hakkinda cok bilgisi ve haberi oldugunu dusundugum yazar. en azindan konusurken kaynak vererek konusuyor bazilari gbi kafalarindan salamiyor. sozlugun iyi yazarlarindan biri.
seviyesizlikte sınır tanımayan zat. başkalarının kutsalına saygı duymak yerine, saldırarak kendini tatmin ediyor. sen dinsiz olabilirsin, saygılıyız ancak bu bizim inancımıza saldırma hakkını doğurmaz.
"bir adet kamyonet, iki kova kum ve birde kürek ile geldiği yere dönmesini tavsiye ediyoruz."
kendisinin entrylerinde islama, islamın tanrısına yönelik en ufak bir hakaret bulamayacağınız yazar.
hakaret diyorum, buraya dikkat.
çizgisini her zaman iyi çizmeye çalışmaktadır.
çizgi üzerinde sendeliyorsa eğer; insan olduğundan ve denge sisteminin yetersizliğinden kaynaklanmaktadır.
lakin, o çizgi üzerinden hiç şaşmamıştır.
düşüncelerinizden nefret etsem de,
tercihlerinize saygılıyım.
bir süre ortalıklarda görünmeyecek olan insan, lol.
sinirli!
saygısızlığı hak etmediğini düşünüyor, ve birileri tarafından kandırılmak hiç de hoşuna gitmedi.
kısa ve öz olan bu mesajı neden yazdığını bile bilmiyor,
biraz dolaşıp hava almalı,
sağı solu kırıp dökmemek için.
kendisini biliyor, agresif bir insandır.
bu sebepten bir süre sözlükten uzaklaşıyor.
"döndüğümde umarım çok şey değişmiş olur."
gammazlığı layıkıyla yapıp üstüne üstlük gammazladığı entrynin sahibi olan yazara özel mesaj yollayıp "entry'in silinecek" diye uyarıda bulunan yazar, gammaz değil..
din olaylarına kafayı takmış yazardır. ateisttir anladığım kadarıyla*.
güzel yazıları var, ateistliğide iyi savunmuş baktım entrylerine. cana yakın biri galiba, bu adamı sevmeyen ancak aşırı müslüman ve ateistliğe sayıgısı olmayan biri olabilir.
helal olsundur böyle yazara.
tanrının gücü her şeye yetiyorsa ve o her şeyi yaratabilense kendi gücünün aşırısında bir taş yaratabilir mi ?
"Şu dünyayı tanrı yarattıysa, onun yerinde olmak istemem doğrusu. Çünkü, dünyanın sefaleti yüreğimi parçalar. Yaratıcı bir ruh düşünülürse, yarattığı şeyi göstererek ona şöyle bağırmak hakkımızdır: "bunca mutsuzluğu ve bu üzüntüyü ortaya çıkarmak uğruna, hiçliğin sessizliğini ve kıpırdamazlığını bozmaya nasıl kalkıştın?"
not: benden önce söylemiş olan Arthur Schopenhauer'e saygılarımla.
Bilmem 5 milyar yılda şu kadar kitap. Bilmem tanrı şöyledi, gibi başlıklar açarak hem kendi cehaletini göstermiş hemde ateizm'in adını kirletmiş yazardır.
Ayrıca yazının M.Ö. 3500 yılında icad edildiğini bilmesi iyi olacaktır.
alaycı tavrını bir kenara koyarsak ateistliğine saygım sonsuz. ancak, bir süredir ister istemez takip ediyorum kendisini ve ciddi ciddi sorguluyorum, empati kurmaya çalışıyorum. sanırım sonunda başardım. önceleri ciddi bir paradokstu benim için. bir hristiyanın müslümanları veya başka dinden olanları hristiyan yapmak için üstlendiği misyonerliği anlarım. ona keza müslümanların, müslümanlaştırmak için yaptıklarını da. ancak, be adam, madem inanmıyorsun, nedir derdin? madem inanmıyorsun, bu çırpınış niye? atezmi bir din olarak düşünüp yandaş toplamak mı? nedir?
sanırım amaç bambaşka. eğer cidden düşündüğü şey, insanların din ile köleleştirildiği, özgür iradelerinin elinden alındığıysa tamamdır, benim için cidden kapanmıştır mevzu. amacı da insanları özgürleştirmek, hayatlarında ibadete ayırdıları zamanı kendilerine ayırmalarını istemekse, gözlerinden öperim. ancak farkına varamadığı şey ise, açtığı başlıklarla sorguladığı önermelerin altına yazılan cevaplar ile insanları dine daha çok itmesi. pek çok kişi, ki bunlara ben de dahilim, çok fazla sorgulamadan kabul ettiği din olgusunun gerçeklerini daha net öğrenir oldu, daha sıkı bağlandı. siyahı gösterip beyaza daha çok anlam kazandırdığı için kendisine teşekkür ederim.
kaz tüyünden yastıklarda, sedef kakma tepsilerinden bin yıllık kahvelerini yudumlayanlara gök kubbeden selamlar eylerim öncelikle. kutsalımı çevreleyim, ben muhafız askerim nidalarıyla sözlüklerde dolananlara yer göstermeliyim, ön saflar sizler için, elinizde silah, geliyor haçlı ordusu, ilk hedefiniz israil cumhuriyeti, katledin tüm dinsiz düşünceleri.
binlerce yıl olmuş aynı düşünceleri atamadınız kafanızdan, küflendi kutsal örümcekler türedi aklınızı ele geçirdi, anlayamadınız çıkamadınız içine düştüğünüz bataklıktan, kurtarıcıları taşladınız, ne yaptığınızın farkına varamadan, acizliğinize, yazgı dediniz. ışığa bakamadınız gözlerinizi kamaştırdı.
fazla geldi düşüncelerimiz, sevgimiz, insanlığımız, bazı insanlıksızlara,
yetmediyse benim öğretilerim, üstatlardan arz-ı endam ederim:
"insanlara akılları ölçüsünde söz söyleyiniz."
Muhammet.