''yorganınıza 1 milyon dolar veriyoruz, onu bize verin'' diye bir teklif bile yapılsa insanı yorganın altından çıkaramayacak ilk beş dakkadır.o an yatağın içindeki sıcak havada sağa sola dönmenin verdiği hafif sarhoşluk tarif edilemez...satılamaz...alınamaz...
insanın insana benzemediği, hiçbir şeyin farkında olunmadığı, alışkanlıklar sonucu içgüdüsel olarak hareket edildiği zaman dilimi... kendi adıma insanlarla karşılaşmamayı dilediğim süreçtir...
bu soğukta okula mı gitsem yoksa sıcacık yatağımda yumuşacık yorganın altında uyumaya devam mı etsem diye kişinin kendisiyle çatıştığı dakikalardır. ancak devamsızlık gibi bir lüksünüz olmadığınızdan dolayı zorla da osa kalkıp giyimeye başlarsınız.
dakika 1 : kocaya öpücük hemen ardından çocuğun odasına girip ona öpücük.
dakika 2 : yüzünü yıka.
dakika 3 : dişleri fırçalarken üzerini giyin.
dakika 4 : asansörde makyaj yapmak için malzemeleri ceplere doldur.
dakika 5 : görüşürüz ev halkı bye.
dünyanın en iğrenç dakkalarıdır. gözler yumuk yumuk yorgun, mide boş sokak, nedendir bilinmez moral sıfırdır, insana yüzünü yıkamak eziyetlerin en büyüğüdür. ne zaman ki elini yüzünü yıkamak için insan musluğa doğru eğilir de aynaya bakıp kendini görür işte o zaman bu havadan şapır şupur kurtulur. ertesi gün aynı kabus yine devam eder ki aynanın insana psikolojik baskısı tekrar bu demoralize durumdan kurtarır uyku sersemi insanı.