--spoiler--
yayımlandığında feminist çevrelerde büyük yankılar uyandıran
ve sekiz dile çevrilen bu kitapta erkek egemen toplumun kendisine dayattığı
rollerden kurtulma hikayesini kişisel, içten ve cesur bir dille anlatıyor.
femizimden değil, onun nasıl yaşadındığından söz ediyor.
kullandığımız dilin kadınları ifade
edemeyecek kadar eril olan özelliklerine, kadınların parçalanmış kimliklerle
yaşamak durumunda kaldığına, 1970'leri sarsan ''cinsel devrim'' in ''cinsel'' ama ''devrimci'' olamadığına; ''solcu erkekler''in de ''erkek'' ama ''sevgili'' olamadıklarına; beyaz atlı prens masalına; kadınlarla/erkeklerle yaşanan cinsellik, kıskançlık, yalnızlık sorunlarına;
aydın erkeklerin bile utançlarından arınmış kadınlarla yaşamayı beceremediklerine dikkat çekiyor.
utançlarından kurtulan, kendini, bedenini seven bir
kadın olmanıon zor ama imkansız olmadığını gösteriyor.
--spoiler--