en değerli varlıklarını evlatlarını kaybeden şehit ailelerine askerlik yan gelip yatma yeri değildir diyen,
benim, senin, onun için canını veren şehitlere kelle diyebilen,
egemenlik kayıtsız şartsız milletindir lafı koskoca bir yalan diyen,
bölücülere karşı sesini çıkaramayan,
memleketin can damarlarını satıp özelleştirmek iyidir diyen
bir insanı, bir başbakanı sevmiyorum.
utanıyor muyum? hiçte bile...
arsızlık, utanmazlık, terbiyesizlik öncelikle bu ülkenin kurucusu ulu kişiyi tanımamaktır. bu terbiyesizliği yapabilecek andaval kişiler varsa eğer şimdiden siktirsin gitsindir efendim. gerisi de zaten ayrı bir aptallıktır ki sevilen adam açısından. bunu söyleyenlerin şu kişiyi incelemeleri farzdır;
(bkz: mustafa kemal atatürk)
hiç utanmadan, hiçbir şekilde kalb ağrısı hissetmeden, yeni türkiye cumhuriyetinin kurucusu yüce başbakanımız, adam gibi adam, yürekli ve haşin bakışlı erkek, uzun boylu halk kahramanı, heybetli ve kaslı, avrupaya kök söktüren, ak partili silah arkadaşlarıyla ülke menfaati için çalışıp gecesini gündüzüne karıştırıp sabah namazlarını kaçıran, yüreğindeki parıltıyı biz gelecek kuşaklara aktarıp bizim geleceğimiz için çabaladıkça bu yaptığı müthiş icraatler birilerine batan, metrobüsü yapıp sigortayı adam eden, bolu dağını delip hikmeti anlaşılamayan ulu önder recep tayyip erdoğan'ı arsızca sevmiyorum diyebilmektir.
açıkçası bu tip kişilerde nasıl bir gurur var çok merak ediyorum. her şeylerini ak parti karşılıyor, tüm güzellikleri ak partililer sağlıyor, biz mütedeyyin tayfa olarak çok bir şey istemiyoruz. türbanlı bacılarımıza karşı durmayın, sokaklarda fingirdeşip alkol almayın, laiklik yapmayın yeter. yoksa başı açık insanlar da rahat rahat yaşayabilir. yoksa ülkeyi sattırmayın bize. herkez aklını başına devşirsin, tayyip erdoğan'ı sevmiyorum diyemez kimse bu ülkede!