kesinlikle yetişkinlerin izlemesi gerekn bir animasyon filmi. öyle güzel mesajlar içeriyor ki, hayatta hoşgörünün ve yardımseverliğin pek çok duygusan daha önemli olduğu vurgulanmış. bir de hayallerinizin peşini bırakmamanın önemini vurgulamış.
büyüklerin de izlemekten son derece keyif alacağı bir animasyon.
erol günaydın nın seslendirmesi de ayrı bir tat katmış.
bazı duygusal sahneler kayıtsız kalamayacağınız türden.
içinizden ''niye büyüdüm ki bi halt mı vardı?'' diyebilirsiniz.
walt disney'in duygusallığıyla pixar'ın teknolojisini aynı potada eritmiş * hem de çok güzel eritmiş filmdir. evet bir wall-e tadı alamazsınız, onun yeri her zaman ayrıdır ama bir aslan kral tadını pekala alabilirsiniz. pixar'ın karakter yaratmadaki başarısı * muhteşem. filmin sonlarında karl albümün sonlarını fark ettiğinde tüylerim diken diken oldu ve hala aynı vaziyetteyim. sarılarak bir insanı öldürebilirim kan kaybından o derece. bir animasyon karakterine o duyguları verebilmek.. büyüksün pixar.
pixar'ın tatlı mı tatlı, sevimli mi sevimli animasyonu. yeri geldiğinde ağlatıp, yeri geldiğinde güldüren, düşündüren harika bir pixar yapımı daha. nerden bulup, nerden çıkartıyorlar bu senaryoları, nasıl bir yaratıcılıkları var çözmüş değilim.
--spoiler--
kadınla adamın aşkının anlatıldığı 5 dakikalık kısım var ya, işte orası bizim reelde yapamadığımız, başaramadığımız aşk gerçekliğini animasyonla daha gerçekçi yapmış ya, intihar etmek istedim izlerken
--spoiler--
pixar ın animasyon şahaseri yapımı .o kadar tatlı ve sıcak ki ellie öldüğünde gözlerimden yaş geldi .carl ve ellie nin aşkı o kadar saf ve güzel ki insan gıpta etmiyor değil.hele russell ne kadar akıllı ve tatlı bi çocuk yanınızda olsa yanaklarını ısırmak gelir içinizden. sözde animasyon ama film başarısı insanı o kadar etkiliyor ki dostluk, idealler, bağlılık adına büyük derslerin alınacağı bi film.
çocuklar için çekildiği önyargısından kendimi kurtarıp izlediğime memnun olduğum film. hayatın devamlılığı ve insanın zorlukları aşarken dostlarına olan şaşmaz ihtiyacını konu alan animasyon harikasıdır aynı zamanda.
güzel demek o animasyona hakaretin en büyüğüdür. o animasyon filmi ki yapılanların içinde en iyisi,en şahanesi ve en duygulusudur.pixar'ı bir kez daha ayakta alkışlıyorum ve kiwi'yi izlemeyenler için tavsiye ediyorum.
şehirler arası otobüste izlerken şöyle ilginç bir diyalog geçti yanımdakiyle:
edward, yaşlanmış ve yataktan kalkmaya çalışıyor fakat her yeri tutulmuş; belini sağa sola çevirip açmaya çalışıyor,
akabinde yanımdaki amca içlendi ve şöyle dedi:
- yaşlılık işte...
pes dedim içimden. ana haber bültenleri bizi bu hale getirdi, yemin ediyorum.
inanılmaz başarılı animasyon tekniğiyle göz dolduran, türkçe seslendirmesi son derece başarılı, aldığı oscar ödülünü sonuna kadar hak eden yapım. güldürüyor, hüzünlendiriyor, şaşırtıyor. bir animasyon için fazla heyecan uyandırıyor!
filmin baş kısımları insanı feci şekilde duygulandırıyor.
ömür boyu yapmak istediğiniz ama yapamadığını hayalleri aklınıza getiriyor.
stuff i am going to do.
2009 yapımı oscar ödüllü şahane bir animasyon filmi. Bob Peterson ve Pete Docter adında iki müthiş adamın senaryosunu yazdığı filmde çılgın bir ihtiyarın öyküsü anlatılıyor.
izledikten sonra bulunduğunuz binayı havaya uçurma arzusunun tüm bedeninizi saracağı, kendinizi pc başında bahsi geçen şelaleyi araştırırken bulmanıza sebep olan, animasyon tarihinin en sevimli karakterlerine sahip film.
Oscarı hak etmiş şahane animasyon filmi. Yer yer duygusal, keyifli, macera dolu sahneleri görmek mümkün.
Evi havada tutabilmek için içindeki ağırlık yapan eşyaları atarken ihtiyarın yüz ifadesi çok etkiliydi. Kaybettiği hayat arkadaşının eşyalarını atmak onun için kolay değildi.
sevdiğini kaybettikten sonra geç kalınmış çocukluk hayallerinin peşine takılan mutsuz bir adamın dramını anlatan pixar yapımı, güzel ve renkli bir animasyondur.
--spoiler--
elie: -south america... its lake america but south.
--spoiler--