"bak beyim, sana iki çift lafım var. koskoca adamsın. paran var, pulun var, herseyin var. binlerce kişi calışıyor emrinde. yakışır mı sana ekmekle oynamak? yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu, karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak? ama nasıl yakışmasın! sen değil misin öz kızına bile acımayan, bir damlacık saadeti çok gören. anlamıyor musun beyim, bu çocuklar birbirini seviyor. ama ben boşuna konuşuyorum. sevgiyi tanımayan adama, sevgiyi öğretmeye çalışıyorum. hıh, sen, büyük patron, milyarder, fabrikalar sahibi saim bey! sen mi büyüksün? hayır, ben büyüğüm! ben, yaşar usta! sen benim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç! gözümde pul kadar bile değerin yok. ama şunu iyi bil, ne oğluma ne de gelinime hiçbir şey yapamayacaksın. yıkamayacaksın, dağıtamayacaksın, mağlup edemeyeceksin bizi. çünkü biz birbirimize parayla pulla değil, sevgiyle bağlıyız. bizler birbirimizi seviyoruz. biz bir aileyiz. biz güzel bir aileyiz. bunu yıkmaya senin gücün yeter mi sanıyorsun? dokunma artık aileme! dokunma çocuklarıma! dokunma oğluma! dokunma gelinime! eğer onların kılına zarar gelirse, ben, ömründe bir karıncayı bile incitmemiş olan ben, yaşar usta, hiç düşünmeden çeker vururum seni! anlıyor musun, vururum ve dönüp arkama bakmam bile!"
mavi mavi filminde ibrahim tatlıses başkasıyla evlenirken hülya avşar'ın uzaktan bakarkenki ağlayışı. çok kötü oluyorum o sahneyi görünce.umarım öyle birşey yaşamam şu hayatta.
selvi boylum al yazmalım'ın son sahnesi. türkan şoray'ın aşkından vazgeçip onun için fedakarlıklar yapan adamı seçmesidir. ama kalbi yüreği hep sevdiği adamla kalacaktır ...
-Elini tuttum sıcacıktı sanki yüreği elimdeymiş gibi, seninim işte alıp götürsene beni...
hokkabaz filminin son sahnesinde iskender tünaydın'ın ölü taklidi yaptığı sahnede özellikle babasının olmak üzere maradona'nın ağlaması ve akabinde iskender'in yattığı yerden doğrularak "yedin değil mi?" dedikten sonraki hep birlikte gülüşmeleri.