Unutmak için yeniden sevmek gibi bir hatanın içine düşmek de var aman dikkat diyorum bir köşe başından çıkabilir aşk ama onu birini unutmak için değil birini unuttuktan sonra değerlendirin.
Bataklikta cirpinmak gibidir unutmak unutmak istedikce batarsin en dibe olsun sen parmaklarini en yuksege yine cikar elbet bir dal-el bulacaksin gokyuzundeki mavilikte..
içinden söküp atmak istediğin ama bir yandan da istemediğin bir durumdur. Ondan uzaklaşmak istediğin, Onunla karşışlama ihtimalinin olmadığı yerlere gitmek isteyip; Onu görme arzusuyla yerinden kıpırdamadığın, gündüzü ayrı bir dert gecesi ayrı bir dert olan acınası durumdur. Yerlere göklere sığamadan cenin pozisyonu olup bir gözyaşından akıp gitme durumudur. Kısacası ölmek isteyip de ölememektir.
bir anı, kişiyi silme isteği. bazen insanların hayatlarını yaşama şeklini dahi etkiliyor bu takıntı veya üzüntüler diyeyim. bu yüzden hipnoz seansları dahil çok fazla yola başvuruyor insan. Şahsen ben, iki farklı doktora, hipnoz ve psikoterapi için başvurdum. dünya para verdim, bir de üstüne spora da yazıldım ama hala hayata sımsıkı tutulabilir hale gelemedim.
iki gün evvel mail gelir için cız eder, unutturmaz kendini kişi.
bugün de çok alakasız bir yerdeyken, bana laf atan kişinin aracında onun şarkısının çalıyor olmasıyla yeniden başa sardım. yani deniyor insan, artık daha fazla yanmayınca canı, unutuyor ya da vazgeçilmez sandığı her şeyden vazgeçiyor. adı da unutmak oluyor. zorlar ama mesela yemek düzenin, uyku düzenin, keyif aldığın her şey tatsız oluyor, değişiyor. bir dönem. dedim ya, illaki geçiyor.
bir kazanç getiremeyecektir, sonuç başarısızlıktır. bir kişiyi unutmaya çalışırsan zaten hatırlarsın, o yüzden hayatın normal akışında devam etmesi gerekmekte, bu akış içerisinde de zamanla unutulur.
bugün yüzümü yıkarken gözüme sabun kaçtı. daha fazla canım yanmasın diye gözümü iyice kapadım, kapadıkça aklıma kantinde otururken gözündeki kızarıklığı görüp ne olduğunu sorduğum aklıma geldi. sabah yüzümü yıkarken sabun kaçtı demiştin. üzerindeki kıyafete varana dek hatırlıyorum. gözüme her sabun kaçışında bu an geliyor aklıma. bazen bilerek kaçırıyorum. sadece bu anlarda mı yaşananlar geliyor sanıyorsun aklıma? hayır tabi ki! aklımdan çıktıkları bir an yok.
geçmişe götürmeye niyetli onca şeye rağmen unutmaya çalışmak ne kadar mantıklıdır tartışılır.
hayatı yaşamak için bu kadar kısayken, unutmak için hep zamana ihtiyaç duyarız, zamanla unutulur deriz ama zaman o kadar acımasızdır ki, sizin ona sunduğunuz fırsatı elinizden alır ve bir bakmışsınız unutsanız bile o yaranın izi siz onu görmeseniz de durur bir yerlerde.
unutmaya çalışmak, çırpındıkça battığın, anılarla dolu bir bataklıktır. hiç debelenme, savaşma beynindeki anılarla. otur ve birinin gelip, tutup elinden seni çıkarmasını bekle.
"Unutacağım, unutacağım" diye aşırı çabalamak, unutma, daha doğrusu o tecrübeyle barışma sürecini yavaşlatır. Düşünmek mi istiyorsunuz düşünün, ağlamak istiyorsanız ağlayın. Ama abartmayın.
şimdiye kadar hep sevgililer, ihanetler şunlar bunlar unutulmaya çalışılır sanıyordum ama insanın kendi yaptığı hatayı unutmaya çalışması imkansız olabiliyormuş.
insanın kendi potansiyelini açığa çıkarmasına yarayan bir olgudur kanımca.zorlarsanız hendrix gibi gitar çalabilir,bol bol ders çalışabilir,bitiremediğiniz oyun kalmaz.bakarsak işin özünde yararlıdır efendim unutmaya çalışmak