seçilen mesleğin; iyi bir şekilde yapılmasından çok ne kadar para getirdiğine ve şöhretine bakmak, insanların gözünde nasıl gözüktüğün örneğin...
yapılan evliliğin nasıl mutlu oluruzdan çok; karşımdaki insanı nasıl mutlu edebilirim mantığıyla yapılması örneğin...
yetiştilen çocuğun özbenliğinin mutlu olmasından çok; topluma nasıl lanse ederim, bakın ben nasıl çocuk yetiştirdim...
en iyi kıyafet, en iyi araba, en güzel ev : insanlara kendimi nasıl ıspatlayabilirim?
her defasında insanlara, yaşanılan ortama, topluma bir şeyleri ıspatlama çabası. gösteriş, sosyal statü derken ne kadar mutlu olduğun, kendin için ne yaptığın meçhul... koşturmacaların içinde hep kendinden gitmiş. bakmışsın ki hayat bitmiş.
Sen (ben) tek ve özelsin. Sen olduğun için değerlisin. Unutma bir başka sen yok! Yok sana benzeyen birisi. Sen düşündüğünle, konuştuğunla, yazdığınla, değer verdiklerinle, oynadığın rollerle, ifade ettiklerinle, güldüklerinle ve ağladıklarınla sensin. Seni sen yapan şeyleri değiştirmeye kalkma..
duyulduğu anda bile insana güç ve yaşama sevinci veriyor resmen. aslında kimin söylediği önemli değil, bu cümle herhangi bir yerde* okunsa veya tv deki bir dizide replik olarak söylense bile üstümüze kolaylıkla giydirebileceğimiz bir kelimedir.
kısaca çok önemli bir kelimedir. şu kısacık cümle kötü anlarda kurtarıcı olabiliyor!
zor zamanlarımızda birilerinden duymayı istediğimiz cümle. seni sorunlarınla baş başa bırakıp daha da çıkmaza sokmayan ordan alıp çıkaran güce sahiptir.