latife tekin'in unutma isteği üzerine yazdığı kitap.
"unutacağımız hiçbir şey kalmayana dek herşeyi unutabilsek tanrıyla karşılaşacağız ama oraya kadar unutmayı beceremiyoruz bir türlü..."
"unuta unuta in aşağı sen... madem anılar bizim atıklarımızmış, unutmanın sonuna var, anlarsın. tanrı senin yüzüne bakıyormuymuş? herşeyin başına dönmek isteyen nedir biliyor musun ? akıl ister bunu... aklı da kendi haline bırakmamak lazım, aptalca işlere kalkışır çünkü.." *
yaratmanın kabızlığı içerisindeki bir yığın sanatçı bozuntusunun bir araya toplandığı garip bir mekanda geçen öyküler sayıklamalar zincirinin anlatıldığı kitap.
büyük ihtimalle kitaptaki birçok karakter edebiyat dünyamızdan esinlenme gerçek kişilikler.
insan her gün gördüğü yüzler arasından bir yüzü seçip unutmak isterse, bir varlığın, içine işleyen duygusundan sıyrılmaya çalışırsa başarısızlığa uğrar, o yüzü ve varlığı çevreleyen her şeyi, sesinin ulaştığı, titreştiği genişliği, bakışlarının derinliğini, gezip dolaştığı yerleri, gidebileceği uzaklıkları, sığdığı ve taşıdığı her şeyi unutması gerekir. unutmak, insan için, bütün bir zamanı unutmakla olanaklıdır. bir bakışı unutmak istediğimizde, büyük bir yitimi göze almak zorundayız. ancak böyle bir yitimin neden olacağı yıkımın altından kalkabilirse, insanın yeni bir yaşamı olabilir ve insan bu yeni yaşamına çok derin bir bilgiyle, kaybın bilgisiyle sahip olur."
--spoiler--
herhangi bir şeyi unutmak için insanın kafasında bir zıtlık oluşturması gerekir, düşünerek yapamazsınız bunu. düşünceler kaçmaya çalıştığınız yere ve zamana aittir, gidin. unutmak için, kendinizi olmayan bir yerde düşleyin.
--spoiler--