türk mizahının an itibarıyla zirvesinde olan tek çizer ve yazar. kitlelerin damarını bulmuştur ve ordan yardırmaya devam etmektedir. hep uykusuz kalmasını temenni ediyoruz.
bir gün yine işyerine girer asım.
işyerinde çalışan aysel sorar, nasıl gidiyo kız arkadaşınla,
-ya aysel abla olmuyo tartıştık yine ayrılacağız galiba der.
aysel abla, bizi de tanıştırmadın hiç olmazsa evlenseydin o zaman tanışsaydık.
- yok abla olmuyo der telefonu çalar asımın ekranda pelin arıyo yazar.
- bak yine arıyo aysel abla
+ açsana peki asım istersen ver ben konuşayım belki aranızı yaparım.
- yok aysel abla benim için bitmiştir der telefonu kapatıp pantolonunun cebine koyar.
tuvalete gider ve telefonu çıkarır.
- alo anne ne var, niye aradın der.
* akşam yoğurt al oğlum diyecektim der annesi.
edit: bunu eksileyenin g.tüne umut sarıkaya tipi mutsuzluk girsin. oh bee
şuan uykusuz dergisinde çizen, hayatımda en çok güldüğüm , yok artık bunuda mı hatırlıyor dedirten, dergiyi alma sebeplerimin başı, belden aşağı ergen karikatürlerinden çok ötede bir çizgiye sahip, bir gözlem ve analiz insanı . iyiki varsın sayın sarıkaya ..
"mini öykü- kavgam" da hitlerin arkasında dolaptaki plakete "7. bavyera kiraz şenliklerine katıldığınız içinteşekkür ederiz" yazacak kadar über insandır. *
mini öykü- kavgam da dolabın içindeki kupaya "herkesi yendi ", masanın üstündeki kağıtlara "ülke kuralım herkese savaş açalım" yazacak kadar über insan.