kötü şeyler yaşadıkça daha iyisini beklemektir umut. her sabah uyandığımızda da umut etmez miyiz oysa. kendi kendimize bugün daha güzel olacak deriz. artık bu umut etmekten çok alışkanlık olmuştur. biliriz ki her şeyin iyisini beklemek insanı daha çok yoruyor. aslında biz insanoğlu acı çekmeyi seviyoruz sanırım. umut etmekten hiç vazgeçmiyoruz. umut etmenin işkence olduğunu umut etmeye devam ederiz. kısacası ruhumuz yorgun.
genelde başarmanın yarısı denir. ne kadar doğru zaman gösterecek.
umut etmek biraz da çocuklaşmak gibi sanki, ben öyle görüyorum. bir çocuk gibi beklemek gerçekten zor.
hayata tutunmanizi saglar bazen ama bir gün anlarsiniz ki umud ettiginiz kadar dibe vuruyorsunuz, demistim ya umutsuz olundugunda... Umutsuz olmak en iyisidir aslinda.
Umut etmek ve umut dolu olmak ne güzel bir duygudur. Bilir misiniz?
Her şeye sahip olma delisi değilim. Çok zengin de değilim çok fakir de değilim. Parayı da önemsemiyorum. Sadece inandığım bazı şeyleri gerçekleştirmeye odaklanmış sıradan birisiyim. Ne olursa olsun. Elimdeki tek sermayem kırılmaz bir duygudan ibaret asil ve sade bir umuttur o kadar. Öyle bir his ki bu, karanlık sokağımızı aydınlatan tek lambamız da odur.
Umut etmek ve umut dolu olmak ne güzel bir duygudur. Bilir misiniz?
Genelde çocuklara ve yaşlılara anlatıyorum hayallerimi. Bazen daha yeni tanıştığım küçük bir çocuğuna bile "Benim ülkem için ümitlerim var. O tertemiz yüreğinle o günahsız ağzınla benimle beraber dua eder misin?" Derken dahi gözlerimin dolduğu çok olmuştur.
Umut etmek ve umut dolu olmak ne güzel bir duygudur. Bilir misiniz?