umut etmek, daha doğrusu umut edebilmek kalbinde ki inançların olabileceğinin tutanağıdır. bir umudu kalan insanların, umut fakirin ekmeği diyerek tanımlamakta saçma. o umut, sadece o insanlar için değil, tüm insanlık için, çok şeyden fazlasıdır.
esaretin bedelinde red , andy'e "umut tehlikelidir. umut bir insanı deli edebilir. bu iyi değildir." gibisinden bir şeyler söyler. bunun üzerine andy; "umut iyi bir şeydir red, belki de en iyisi. ve iyi şeyler asla ölmez." cevabını verir. ha işte bende andy ciyim. umut olmazsa bu yalan dünyada yaşanmaz.
Belirsizlik olduğunda yapılabilecek güzel şeydir. Her şey belli olsa insan niye umut etsin ki. Umduğumuz gerçekleşmese bile umut güzel bir duygu. Mesela mezun olmayı umut ediyorum ama mezun olamasam bile umut etmek beni iyi hissettiriyor. Zaten 2 dersim kaldı sadece. Her umduğumuz gerçekleşecek diye bir şey yok ama boş hayallere de kapılmamak lazım.
umut etmek harbiden kötü bir şey, hele ki ikilemde kalmak, gitsem ki gitmesem mi.. kalsam mı kalmasam mı.. belki döner.. ya dönmezse? diye diye insanın kendini harap ettiği bir durumdur umut etmek. içinde bir yerlerde umut var, olmaması gerektiğini, o içindeki umudu öldürmen gerektiğini biliyorsun ama yapamıyorsun. içinde bir yerlerde sen istesen de istemesen de o umut var. sonra gerçekten olmadığını anladığımızda da o umut eden ilk halimize kızıyoruz.
