umumi tuvalet

temiz olanıyla karşılaşınca insanı bir mutluluk sarar.
sanki olması gereken bu değilmiş gibi.

Çok rahattır, yaylana yaylana şıçarsınız.

kullanmayın, dışardaki betonu yalayın daha az miktop kaparsınız.

yüzde 95.6'sı pislik içindedir.

görsel

ismi bile mide bulandırıyor. Allah düşürmesin. ölüm kalım meselesi olmadıkça kullanmam kullanamam. evde bile herkesin ortak tuvaleti kullanmasını hala aşamıyorum. evet ingiltere prensesiyle görüşüyorsunuz.

benim için (bkz: uludağ sözlük)'tür.

only for emergencies.

Pislik içinde bulunan mekanlardır. Şu oturmalı tuvaletler için geçerl. Yüz bin tane peçeteyle bile silseniz içiniz rahat etmeyecektir, dünyanın en rahat anında. Mutlaka bir insan havan topu atarcasına oralara işemiş düşüncesi aklınızdan çıkmayacaktır. Ne pis insanlarımız var değil mi?

Üstü örtülü anlatacağım aksi halde çok tiksinç bir durum. Türkiye umumi tuvaletlerinin baş sorunu;

--spoiler--
Tutturamıyorlar efendim...
--spoiler--

kıvrana kıvrana aranırlen karşımıza çıktığında, derin bir oh çektiğimiz mekandır.

Bir keresin arkadaşla lokantaya gittik. Sonra tuvaletimiz geldi ama lokantadan çoktan çıkmıştık. Şimdi geri girsek ayıp olacak girmesek altımıza edicez. Neyse bir cami gördük girdik tuvaletine. La o nedir? Resmen sıvamışlar afedersiniz. Itfaiye çağırsak yine de temizlenmez o. Bence de keşke anlatmasaydım.
Sorry.

genellikle pisler. leş gibi üre kokar. b esinlerin o ksitlenmiş k alıntısı cabası tabi.

alt geçitlerde bulunanların önlerinden geçerken bile anormal bir koku geliyor. mikrop kapmak için içerisine girmeye gerek kalmıyordur herhalde.

eski sevgilimin lakabıdır. giren çıkan belli değil.

arkadaş atari salonu ambiyansına sahip mekan. Camekanlı bir yerden adamın biri size para üstü veriyor, kesif amonyak kokusu ve sıra sıra pisuvarlar ve para üstünü alırken yaşadığınız ikilem birebir...

-sidik kokusu.
-bozuk kapılar.
-saç düşmüş lavabolar.
-bitmiş sıvı sabun.
-ağzına kadar kağıt,ped vs.. dolu çöp kovaları.

gibi gibi kötü intiba bırakmış yerlerdir.

halka açık, herkesin kullandığı keneftir. kimi bölgelerde dişi, erkek ayrımı yapılmazken, genelde çüklü çüksüz olmak üzere iki bölüme ayrılmış olurlar. dişi tuvaletinde hiç bulunmadığımdan, onlardan bahsetmeyeceğim.

erkek tuvaletleri genelde amonyak bankası gibidir. kapı açılır açılmaz, rüzgarla beraber amonyak kokusu okşar teni, ki dayanılır şey değildir bu. ciğerlere işler o koku belki de üste siner bunun içindir ki erkek tuvaletlerinde kalma süresi maksimum 2 dakikadır.

erkek tuvaletlerinde, bayanlarıkinden farklı olarak pisuvar denilen çağın icadı vardır.
düşüyor arasıra aklıma "ulan" diyorum. "bunu kesin erdal- hilmi kart kardeşler icat etti. "
sonra saçmaladığımı ayrımsıyor, vazgeçiyorum bu düşünceden.

pisuvarlar yapısal olarak ördeklerin kocaman kıçlarıyla samana oturduğunda yarattığı boşluğa benzer bir yapı gösterir. buna ek olrak işenen kısmın yanında "tuvalete homoseksüel girebilir, pipileri gözetleyebilir. " düşüncesinin getirisi olarak; pipi gözetleyci savar olarak tabir edebileceğimiz; pisivarları birbirinden ayıran, kısa boylu, küçük duvarlar vardır. zira bu duvarlar işlevlerini yerine getiremez. pipi bir türlü saklanamaz. birileri illa göz atar. insanda ister istemez; "yoksa benimki seninkinden daha mı büyük? " deme isteği belirir, fakat diyemez.

bir insanın işeyen bir insanı gözetleme amacı nedir ki?
nasıl bir gözlem yapar bir insan, böyle bir durumda?
neyi merak edip bunu yapma ihtiyacı hisseder?

sizin kadar bende farkındayım cevabı yok bu soruların. tamamen iç güdüsel bir meraktan ileri geliyor olsa gerek.

neyse bunu geçip hijyen koşullarına gelelim. çoğu tuvalette sıvı sabun bulunurken, özellikle şehirler arası mola yerlerinde bulunan tuvaletlerde, sıvı sabun yerine kalıp sabun bulunabiliyor. ulan nasıl kullanabilir ki bir insan yüzlerce dala daşağa değmiş sabunu.zaten sabun şekil itibari ile fazla kullanılmaktan pipi şeklini almıştır. bu da ele alınmasını imkansızlaştırır giderek. "gelde kullan şimdi. " der kendi kendine.

bunu da neyse deyip sonlandırdıktan sonra; el kurulama mekanizmasına geçiyorum. burda da tuvaletten tuvalete değişen bir sistem söz konusudur. bazı tuvaletlerde duvara monte edilmiş saç kurutma makinası, bazılarında selpak, bazılarında bu iş için üretilmiş makinalar bulunur. lakin bunlar genel olarak kafa ütüleyici sese sahip olup; bazen de bozuk olurlar. yani hepsinin amacı sinir kat sayısını arttırmaktır.

hijyenden bahsetmiştim, bir de bununla alakalı olarak pislik mevzû var tabî. erkekler genel olarak yetenekli şahıslar. bunu anlamam zor olmadı. yani bir insan umumi tuvaletteki manuel ( alaturka) tuvalete kullanımında mağara deliği gibi kenef yerine duvara sıçıyorsa bu yetenek belirtisi değil de nedir? imkansızı başarmaktır.

ayrıca bir de pisuvar kullanımında, pisuvar yerine yere işeyen biri dünyanın en yetenekli insanlarındandır. kıyamet alamet gibi bir şey.

yine manuel tuvalet' e dönüş yapacak olursak; insanın delik yerine manuel tuvaletin dışına, dışkı bırakabilmesi için, minumum 3 metre boyunda olması gerekir. yani bu kasıtlı yapılmıyorsa, yapılması imkansız bir harekettir. pisliğin ruha işlemesi durumudur.

artık dişi, erkil ayrımı olan tuvaletleri bırakıp cinsiyet ayrımı yapılmaksızın kullanılan tuvalaletlerden bahsetmek istiyorum. bu tür tuvaletler genelde kamp, bar, piknik alanı gibi yerlerde çıkar karşımıza. bu umumi tuvalet türünde garip bir kapının ardında tek bir manuel tuvalet olur, şekil itibari ile.

bu tuvaletler her zaman için çok temizdir. bunun nedeni ise gerçek işlevinde kullanılmamasıdır. yani bu tuvaletlere sıçılmaz, içinde sevişilir. sevişmek için çok uygun bir mekandır. dişi ve erkek girebildiğinden ve tek kişilik olduğundan dolayı dikkat çekme riski de pek olası bir durum değildir. bunun içindir ki en çok sevilen umumi tuvalet türü budur.

tüm bunların dışında para karşılığı boşaltım yapılmasını ön gören umumi tuvaletler ve bunların sahipleri vardır. bu umumi tuvalet türünde işeme ve sıçma eylemi farklı fiyatlandırılmaktadır. her zaman bunun temizlik açısından olduğunu düşündümr. yani boku temizlemek daha zor olduğundan daha pahalıdır. bu fiyatlar uygulanırken, işedi mi sıçtı mı sorunsalı ortaya çıkar. bu durumda da kıstas olarak içerde kalma süresine bakılır.

tuvalet çıkışında "sıçtın mı? " tarzı sorularla da karşılaşılabilir; ve mutlak suretle ücreti ödeyeceğiniz adam bir elinde limon kolonyası, amonyak çiçeği bahçesinin arasından pis pis sırıtarak diğer elinde olan kağıt mendille kapının dışında bekliyor olur. bunun içindir ki bu tür tuvaletlerde diğerlerinden daha fazla stres yapılır.

yine başka bir konuya değinecek olursak, umumikenefobi dedimiz, kendi evindeki tuvaletten başka bir tuvalete sıçma korkusu vardır. bu tür korkuya sahip insanlar, ishal olsalar dahi umumi tuvalete sıçamaz, götleri patlayana kadar tutarlar. yaşayan bilir çok kötüdür çok.

evet böylece umumi tuvaletleri, yaşanacakları, düşünceleri, yapılacak aktiviteleri tanımış olduk.

ben buradan alındım: http://antieksi.com/sozlu...mi%20tuvalet/@akheramosis

günde belkide binlerce vajina gören tek varlık.

duvarlarındaki ve kapısındaki tuhaf, bel altı demeçleri okurken;
sıçma işlemini sıkılmadan yaptığımız mekandır.
(bkz: osurmadan sıç)
(bkz: bu yazıyı okuyanı sikim)
edit: örnekler çoğaltılabilir.

--spoiler--
- bi arkadaşa bakıp sıçıcam!
--spoiler--

(bkz: yiğit özgür)

klozet kapağının üzerindeki idrar damlacıkları. ne romantik di mi?

görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel
görsel

neden paralı olduğu konusunda beni düşüncelere, sorulara sevkeden tuvalet cinsi. hayır, giriyorsun tuvalete, leş gibi kokuyor, yerler pis, mimarisi bozuk, kötü, bakımsız bir tuvalet velhasılı. verilen ücret bakım için veriliyor lakin bakımdan eser yok. istisnalar var tabii ki, adam akıllı umumi tuvaletler. ama çoğu demin bahsettiğim şekilde.

duvar yazılısı makbuldur.