yapraktan yaprağa geçmek gibi, konudan konudan atlayarak, yazıma denetime bir sarılış, somsoğuk sulara atlayış hatta ve de hatta çıkıp da kurulanış içerisine dahil uzun cümle tarfiğidir.soyunup dökünüp saçları savurarak taksimde koşma isteğidir.
ben lisedeyken bu istek psikoloji dersinde gelmişti bana.yorgundum eğlenmek istiyordum, ama eğlenecek birşey yoktu, kendimi eğlendiremeyecek kadar bitkindim.sadece birşeyler konuşmak istedim. ve başladım saçmalamaya. hocanın söylediği kavramlar, isimler üzerine saçma sapan şeyler söylüyordum ama deli saçması değil tabiki. bildiklerimle harmanlayıp hocaya sunuyordum yeni mamulleri. hoca bir an durakladı ve:
h-sende fikir uçuşması var
s-nasıl yani, o ne
h-böyle birçok şey düşünüyosun, alakalı alakasız, sonra onları süzgeçten geçirmeyip, aklına geleni söylüyosun.
s-hmmm...
Hani bazen öyle boş boş oturursun, yapacak ya da ilgini çekecek bir şey yoktur. Oturduğun yerden derin bir nefes verip dudaklarını titretirsin ya. işte bu umarsızca, sonunu düşünmeden gelen saçmalama isteği de ona benzer birşey bana göre.
Herkes sussun ben konuşayım ama öyle memleket meselesi falan da değil, ottan boktan şeyler olsun. Millet sessiz sessiz, gözlerini dikip beni dinlesin. Sanki önemli birşeyler söylüyormuşum ya da önemli bir konu da açıklama yapıyormuşum gibi. Lafım bitince de aralarından birisi ya bi siktir git aq,biz de dinliyoz iki saattir mal gibi desin. Sonra da hayat kaldığı yerden devam etsin. Sanki oyunu pause lamışsın da, mutfaktan bir bardak su alıp tekrar kaldığın yerden devam etmişsin gibi.
Yani böyle birşeyler işte.
O değil de üşütmüşüm ya. biriniz nane limon yapsın la hayrına he?